Amerika’nın Kentucky eyaleti Louisville şehrinde, 13 Mart günü polisin vurduğu siyahi kadın Breonna Taylor’ın davasında hiçbir polis ceza almayınca, ABD’liler yine sokaklara döküldü.
Breonna Taylor, George Floyd ile beraber, son aylarda süren Black Lives Matter eylemlerinin simge isimleri olmuştu.
26 yaşındaki sağlık görevlisi Breonna Taylor, erkek arkadaşını aramaya gelen polisin evi dışarıdan taramasıyla aldığı 6 kurşunlu hayatını kaybetmişti. Ancak görülen mahkemede polislerin hiçbirisi Breonna’nın ölümünden sorumlu tutulmadı ve cezalandırılmadı. Sadece bir polis memuru, “binada etrafa gereksiz yere ateş açarak tehlike yarattığı” gerekçesiyle ceza aldı. Geçtiğimiz hafta Louisville belediye başkanı da Taylor’ın ailesine 12 milyon dolar tazminat ödenmesine karar verildiğini açıklamıştı.
23 Eylül günü açıklanan karar, daha kısa süre önce sakinleşmeye başlayan sokakları yeniden doldurdu. Washington, New York, Atlanta ve Chicago’da protestolar düzenlendi. Kentucky, Louisville şehir merkezinde sokaklara çıkan halka biber gazı ile saldıran polisle çatışma yaşandı. Bu çatışma sırasında 2 polis yaralanarak vuruldu. Sokaklar kapatıldı, polis yüksek alarma geçirildi ve olağanüstü hal ilan etti. Ulusal Muhafız Birlikleri de Louisville’de sokaklara indi.
Chicago’da da toplanan yüzlerce kişi, Breonna Taylor’un ölümüyle hiçbir polisin suçlanmamasını protesto etti. Kamyonlar ve otobüsler de trafiği kapattı, kısa bir oturma eylemi yapılarak sahte kanla “Breonna” yazıldı.
Racine Bulvarı'ndaki yaklaşık 1 saatlik eylemde de 15 yaşından 52 yaşına kadar çok sayıda siyahi konuşmalar yaptı, şarkılar söyledi, sloganlar attı.
Akşam saatlerinde de Palmer Meydanı Parkı'nda toplanan yüzlerce kişi Sacramento Caddesi ve Milwaukee Bulvarı'na yürüdü. Yürüyüş boyunca kitle “Adını söyle: Breonna Taylor” diye haykırdı. Tesadüfen orada olan bir grup bisikletli de polisle eylemci kitle arasında barikat kurarak polisin saldırısını engelledi.
Amerika’nın bir çok yerinde de halk Breonna için sokaklarda idi.