Genç yaşında binlerce zorlukla yaşamını devam ettirmeye çalışan genç arkadaşım;
Liselerde-üniversitelerde aldığın eğitim bilimsel olmaktan uzak, hatta gün geçtikçe gericileştiriliyor. Anadilde, parasız ve fırsat eşitliğine dayalı bir eğitim alamıyorsun. Üniversiteyi bitirdikten sonra, kendi mesleğini yapamıyor ve işsizlikle karşı karşıya kalıyorsun. Sırf bu yüzden psikolojik sorunlarla boğuşan, bir çözüm yolu bulamayıp intihar eden birçok arkadaşımız var.
Genç yaşlardan itibaren fabrikalarda, atölyelerde çalışıyorsun. Hayatının en güzel dönemini, gençliğini makinelerin dişlileri, çarkları arasında geçiriyor, en temel ihtiyaçlarını bile karşılamayan asgari ücretle geçinmeye çalışıyorsun.
Genç bir kadınsan hayatının her yanı baskı, yaşamına müdahale, güvensizlik ve şiddetle çepeçevre. Kadınların öldürüldüğü, şiddete-tacize-tecavüze uğradığı, kanunların tecavüzcüleri koruduğu bu topraklarda kendini güvende hissetmiyorsun. Geceleri özgürce dışarı çıkabildiğin, kimsenin sana karışmadığı, ne giydiğine, nasıl güldüğüne müdahale etmediği bir dünya istiyorsun.
Ekonomik kriz, eşitsiz yaşam koşulları, geleceksizlik, işsizlik, yozlaşma, baskı… Ve bütün bunların pandemiyle birlikte derinleşmesi… Bu sorunları yaşayan yalnızca sen değilsin. Kapitalizmin egemen olduğu gezegenimizin her yerinde milyonlarca genç arkadaşımız bizimle aynı durumda, kapitalist sistemin sömürüsüne, yaşamdan kovulmaya, geleceksizliğe, devlet baskılarına maruz kalarak hayatına devam etmeye çalışıyor.
Tam da bu yüzden SANA SESLENİYORUZ; YALNIZ DEĞİLSİN! El ele verip, tırnağımızla, dişimizle, kitabımızla, işimizle, kavgamızla kuracağımız yeni bir dünya var. Evet, sana sesleniyoruz! Sesimizi duy ve gel hep bir ağızdan beraber söyleyelim umudun türküsünü! Yükseltelim sesimizi, haykıralım!
-Bizi işsizliğe, geleceksizliğe, gerici, niteliksiz eğitim sistemine mahkum edenlere,
-Tacizcileri-tecavüzcüleri iyi hal indirimleriyle aklayanlara,
-Pandemi sürecinde hayatlarımızı yok sayıp bizi çalışmaya zorlayanlara,
-YKS ve LGS sınavlarını bütün tepkilerimize rağmen ertelemeyip, bizi kalabalık sınıflarda sınava girmeye mahkum edenlere,
-Sosyal medyaya getirilen sansürlerle, yasaklarla gözümüzü korkutmaya, sesimizi kısmaya çalışanlara,
-Burjuva televizyon kanallarında kadına yönelik şiddeti, baskıyı, kadının köleliğini meşrulaştırıp LGBTİ+ bireylerin yaşam alanlarını kısıtlayanlara karşı harekete geçelim, öfkemizi, yeni bir dünya isteğimizi hep birlikte haykıralım. Dünyanın her yanı eylemlerle, ayaklanmalarla sarsılırken toplumun en dinamik ve militan kesimi olan biz gençliğin bu yıkıcı ve yaratıcı ruhunu kuşanalım.
Şimdi söz yerini eyleme, durağanlık yerini harekete, bekleme yerini öne çıkmaya bırakmıştır. Gelmekte olana kulak verelim. Özgür bir dünyayı kendi ellerimizle kuracağız!
Devrimci Öğrenci Birliği (DÖB)