İsviçre’nin Basel şehrinde geçekleşen 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde, Rosa Luksemburg’un “Ich War, Ich Bin, Ich Werde Sein’’ (Vardım,Varım,Var Olacağım) sözünün yazılı olduğu pankartımızla Emekçi Kadınlar (EKA) olarak yerimizi aldık.
Pankartımız yürüyüş boyunca ve her bekleme noktasında yoğun ilgi gördü, onlarca insan pankartın fotoğrafını çekti. Hatta tramvaydan inen insanlar arasında telefonuyla ilgileniyormuş gibi yaparak pankartımızı görüntüleyen genç kadınlar oldu.
Haftalar öncesinden İsviçreli, Kürdistanlı ve Türkiyeli kadın örgütlerinin bir araya gelerek çalışmasını yürüttüğü 8 Mart yürüyüşü, toplanma alanı olan Claraplatz’da başladı. Pankartların yerlere açılarak kitlenin topalanması beklenirken, alanda bulunan küçük bir binanın üzerine çıkılarak “Gegen Macker Und Rasisten Fight The Power Fight The System” pankartı asıldı ve neden bugün burada toplandığımızı anlatan kısa bir metin okundu.
Yürüyüş başladıktan kısa bir süre sonra “Mittlere Brüke” şehrin ortasında bulunan köprüde “Kadınların Devrimini Savunalım! Afrin, Rojava İle Dayanışma” pankartı asıldı. Pankart asılırken kadınlar, herhangi bir müdaheleye karşı, çember oluşturarak dansettiler.
Daha sonra diğer bir eylem noktası olan Yabancılar Şubesi’nin önünde yabancılara uygulanan baskılar protesto edildi. Ardından Parlamento binası önünde faşist TC’nin ve NATO’nun Afrin’de yürüttüğü savaş protesto edildi. Diğer hükümetlerin savaş politikaları, Alman tanklarının ve silahlarının sivil halkı katlettiği dile getirilirken, Afrin’le dayanışmayı yükseltme cağrısı yapıldı.
Yürüyüşe devam eden kadınlar Barfüsserplatz’da bulunan MC Donalds’ın önüne gelince, eşit işe eşit ücretin 1981 yılından beri Anayasa’da yer almasına rağmen, firmaların bunu uygulamadığı dile getirildi. Kadınların çalışma koşulları ve daha fazla çalışarak daha az ücret ödenmesi protesto edildi.
Bir başka eylem noktası cezaevinin önüydü. Burada tutuklu kadınların yaşamış olduğu sorunlar anlatılırken, hamile kadınların yaşadıkları zorluklar, çocuklarından ayrılmak zorunda bırakılan ve görüştürülmeyen kadınların durumuna dikkat çekildi. “Politik Tutsaklara Özgürlük” sloganı ile eylemin sonladırılacağı Tren Garı’na doğru yürüyüşe devam edildi.
Tren Garı’na gelindiğinde ise yine Afrin’de yaşanan savaşa dikkat çeken açıklamalar yapıldı. Yürüyüş boyunca sürekli ajitasyon konuşmaları yapıldı. Afişler ve stickerlar yapıştırıldı, yazılamalar yapıldı. Kadınların erkek egemen sistemde yaşadıkları taciz, tecavüz, toplumsal baskılar ve haksızlıklar dile getirildi.Ve yine yürüş boyunca sloganlar atıldı. Kadınlar çeşitli dillerde çalan müzik eşliğinde dans ettiler.
Yüzlerce kadının bir araya geldiği 8 Mart yürüyüşü renkli anlara sahne oldu.
İsviçre EKA