25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde Sarıgazi emekçi kadınları olarak toplanıp söyleşi gerçekleştirdik.
Günün anlam ve önemine binaen, sohbet konusu elbette ki şiddetti. Kadınlar kendi yaşam ve deneyimlerini paylaşırken, bu kadar da olmaz dedirten şiddet hikayeleri açığa çıktı. Kimi eşinden şiddet görmüş yıllarca, kimisi babasından gördüğü şiddet yüzünden çocuk yaşta evlenmiş... Her biri oynamak istemediği rollerin baş kahramanı olmak zorunda kalmış!
Genç kadınlar bu deneyimleri dinlerken, şiddetin bilinen yüzüne aşina olduklarını, ancak diğer yüzünün de görülmesi gerektiğini ifade ettiler. Üniversite öğrencisi genç bir kadın, şiddetin bir çok yönü olduğunu (duygusal, psikolojik, ekonomik ve fizyolojik) ancak ön plana çıkarılan sadece erkeğin şiddeti olduğunu dile getirirken "biz sadece evde babamızdan, eşlerimizden, abimizden şiddet görmüyoruz. Evet onların şiddeti, baskısı var ancak sistemin, devletin, polisin şiddeti hep göz ardı ettiriliyor. Okulumuzda bir protesto eylemi gerçekleştirirken ya da işyerinde ekonomik ya da siyasi taleplerle grev yaptığımızda… Sadece erkek şiddeti denilerek sistem ve egemen sınıf kendini masumlaştırmaya hedef saptırmaya çalışıyor. Sınıfımız içinde kadın ve erkek sınıfları yaratıp çatıştırmak istiyor. Oysa ki bu kapitalist sistem kadını da erkeği de çürütüyor. İnsanal ilişkileri bağları paramparça ediyor" dedi. Daha sonra da asıl mücadele edilip parçalanması gerekenin kapitalist sistem ve onun ataerkil zihniyeti olduğunu dile getirirken, mücadele eden kadının özgür olduğunu, bu nedenle kadınların kendi öz örgütlülüklerini yaratıp doğru hedefe yönelip gerçek özgürlük için mücadele etmeleri gerektiği vurgusunu yaptı.
Sosyalist ülke deneyimlerinin paylaşılmasıyla devam eden sohbetimiz tartışmalarla sürerken eşlerinin aradığı telefonlar beklemeye alındı. Uyuyan çocuklar bahane edilip erken ayrılmadılar kadınlar.
İlk defa böyle bir söyleşiye katılmış olan kadınlar, kendileri ve hayatları için küçük bir adım attılar. Umarız bu küçük adımlar çoğalarak insanlık için büyük adımlara dönüşür.
Emekçi Kadınlar (EKA)