Entourage Derneği Başkanı Agnès Lecordier, ciddi bir istatistik veri olmasa da, Fransa’da sokakta yaşayan her üç kadından birinin günlük tecavüze uğradığını ifade ediyor. “Devletin bu kadınları korumak için hiçbir önlemi yok. Sokakta yaşayan kadınlar cinsel saldırı ve tecavüze karşı çok savunmasız. Bu konuda hiçbir çalışma bulunmuyor. Bu kadınlar her insanı artık potansiyel bir saldırgan olarak görüyor” diyen Lecordier, kadınların yaşadıkları karşısında sığınacakları hiçbir kurumsal yapının olmadığını ifade ediyor.
Sayısız kez tecavüze uğrayan Martine, kendisine tecavüz eden insanların profillerini çizerken, “İki çocuk babası olup önümden her gün çocuklarını okula almaya giden bir baba, 15 yaşındaki Ukraynalı bir çocuk, 22 yaşındaki bir genç… Bu nedenle her insanın artık saldırgan olduğunu düşünüyorum” diyor. 10 yıldır sokakta kalan Martine’e, neden sokakta yaşamak durumunda kaldığı sorulduğunda, “Babama sorun. O çocukluğumda bana yaptıklarını anlatsın” diye yanıtlıyor. Adını vermeyen bir başka evsiz kadın ise “17 yıldır sokakta 70 kez tecavüz gördüm” diyor.
Kapitalizm hastalıklı bir sistemdir tüm toplumu üretim ağına çeker, fakat yalnızca küçük bir azınlığı besler. Hastalıklı bu sistem hastalıklı bireyler yetiştiriyor. Biz kadınlar kimsenin kaburga kemiğinden üremediğimiz gibi, ataerkilliğin boyunduruğunda da yaşamayacağız. Evden çıkarken son kez baktığı aynada "çok mu açık giyindim acaba" sorusunu soran milyonlarca kadın var. Bir et parçası olmadığımızı işyerimizde, okulumuzda, evimizde haykırıyoruz. Kimse bize ne yapmamız gerektiğini anlatmasın, hiçbir hazır kalıba girmeyeceğiz.
Nerede eylem, grev patlarsa orada yeni bir yaşam kuruluyor. Biz kadınlar kendi gücümüzü görelim, işçi sınıfını bölen ideolojilerle zehirlenmek yerine, kadını yasalarıyla, eğitimleriyle, kültürüyle aşağılayan ötekileştiren, kapitalist sisteme karşı işçi sınıfı erkekleriyle birlikte savaşalım.
Bir Emekçi Kadın