Bir süredir sözde solda olan bir kesimin Avrupa, ABD, Çin veya Rusya imparatorluklarını istemediklerini söylediklerini dinliyorum.
Ben de buna, dördü arasındaki ilişkiyi görmediğimi söylüyorum. Biz Latin Amerikalıların, Avrupalılar ve Kuzey Amerikalılarla çok iyi belgelenmiş bir kolonizasyon, sömürü ve işgal tarihimiz var, ancak Çin ve Rusya ile değil.
Kıtayı işgal eden ve 1492'den itibaren yerli halklara yönelik tarihteki en büyük soykırımlardan birini üreten kolonizasyon sürecini başlatan Ruslar veya Çinliler değil, daha çok Avrupalılar: İspanyol, İngiliz, Fransız, Portekiz ve diğerleri de katıldı ganimetlerin paylaşılması için.
1600'lerden başlayarak Afrika, Avrupa ve Amerika arasındaki köle ticaretinin transatlantik üçgenini kuranlar Çinliler veya Ruslar değil, daha çok Avrupalı sömürgecilerdi; zincirlerde, insanlık dışı koşullarda ve gerçek vahşetle, onları kıtamızın her yerinde geri dönüştürülebilir ürünler olarak satanlar...
1823'te ABD'nin bağımsızlığından sonra Amerikan topraklarının Avrupalılar tarafından işgal edilmesine izin vermeyeceğini ve Amerika'nın Amerikalılar için olduğunu belirten Monroe Doktrini'ni kuranlar Çinliler veya Ruslar değildi; ama asıl anlamı, Latin Amerika ve Karayipler'in Kuzey Amerikalıların arka bahçesi olduğu ve Monroe Doktrini'nin bir uzantısı olan Manifest Destiny'nin lütfuyla onlara ait olduğudur.
Meksika topraklarının yarısını çalanlar Ruslar ya da Çinliler değildi; ABD idi.
Haiti'yi yok eden ve ekonomik olarak ele geçirenler Ruslar ya da Çinliler değil, Avrupalılar ve Kuzey Amerikalılardı, çünkü onlar bu onurlu ülkeyi ABD gibi güçlü bir imparatorluktan bağımsız hale gelen ilk Siyah köle Cumhuriyeti olduğu için asla affetmediler.
1960'tan beri Küba'nın sosyalist halkına ekonomik, diplomatik ve soykırımsal ambargo uygulayanlar Ruslar ya da Çinliler değildi.
Ülkelerimizi muz cumhuriyetlerine çevirenler ve 1954'te Guatemala'da Başkan Jacobo Árbenz'inki gibi halkçı ve sosyalist hükümetleri devirenler Ruslar ya da Çinliler değildi.
Güney Amerika'da 30.000'den fazla kayıp bırakan Plan Condor'u uygulayan Ruslar ya da Çinliler ya da Başkan Salvador Allende'ye suikast düzenleyen KGB değil, CIA idi.
Sandinista ve FMLN devrimine son vermek için Orta Amerika'da Contra planını uygulayanlar Ruslar ya da Çinliler değildi.
Pinochet, Trujillo, Ríos Montt ve Honduras darbe generali gibi tarihin en kötü askeri diktatörlerini yetiştiren Amerika Okulu'nu bize dayatanlar Ruslar veya Çinliler değildi.
Dünya çapında 800'den fazla askeri üssü olan Ruslar veya Çinliler değil. Güney Komutanlığını kontrol edenler de onlar değil.
Orta Amerika'nın en büyüğü olan Honduras'taki Soto Cano veya Palmerola hava üslerinin yanı sıra ülke geneline dağılmış 12 ek askeri üssü ne Çinliler ne de Ruslar bize dayatmadı.
Sopa doktrinini uygulayanlar, anayasal olarak seçilmiş başkanları istedikleri zaman görevden alan ve toprağı ve altın, gümüş, petrol, lityum, gaz gibi doğal kaynakları çalmak için bize diktatörlükler dayatanlar Ruslar veya Çinliler değildir... ,vesaire.
Venezuela, Nikaragua ve dünyanın diğer ülkeleri gibi egemen ülkelere ve direnenlere ekonomik yaptırımlar olarak da bilinen tek taraflı, zorlayıcı ve yasa dışı ekonomik önlemleri uygulayanlar Ruslar veya Çinliler değildir.
Bizi sömürülen ve yoksullaştırılan ülkeler haline getiren Çin'in sosyalist sistemi ve SSCB'nin sosyalist sistemi değildi. Aksine bankaları, özel şirketleri, ulusötesi şirketleri ve sermayeyi insanlara, onların temel ihtiyaçlarına ve doğalarına tercih eden kapitalist, emperyalist, sömürgeci ve neoliberal özelleştirme sistemiydi.
Bu nedenle, kendisine solcu diyen birinin Latin Amerika'da imparatorluklar istemiyoruz gibi saçma sapan şeyler söylediğini duyduğunuzda, ne Avrupalıları, ne Kuzey Amerikalıları, ne Rusları ne de Çinlileri istiyoruz diyenleri, lütfen onları Avrupa ve Birleşik Devletlerin tarihini ve dış politikasını gözden geçirmeye gönderin. Kıtamızdaki devletler ayrıca Rusya ve Çin'in dış politikası ile Latin Amerika arasındaki farkı da görebilirler.
Sağın medya propagandasını tekrarlayan solun, düşmanın oyununu oynamayı bırakması için tarihini öğrenmesinin zamanı geldi.
Çeviri Kolektifi
NOT: Partido Libre D19 ABD-Kanada koordinatörü Lucy Pagoada-Quesada’nın makalesinden Melinda Butterfield tarafından ingilizceye çevrilmiş, Struggle-La Lucha’da yayınlanmıştır.