İkizdere’de jandarmanın koruması altında çalışan iş makineleri ağaçları söküyor.
Rize’de Lojistik Merkez ve Liman projesinin inşa edileceği deniz üzerindeki alanın dolgusu için 16 milyon tona yakın taş alınması kararlaştırılan İkizdere ilçesi Gürdere ve Cevizlik köyünde taş ocağı açılacak olmasına yöre halkının tepkisi devam ediyor. Sabah erken saatlerde İşkencedere Vadisi'ne çok sayıda asker ve polis yığınağı yapıldı.
Yasakların bitmesinin ardından çalışma yapılacak alana girmeye çalışan köylüler ve doğa savunucuları jandarma tarafından engellendi.
Vadiye giden bütün yollar barikatlarla kapatıldığı için halk ancak ormanın içindeki patika yolları kullanarak çalışma yapılan bölgeye ulaştı.
"Ağaçların Sökülmesini Ağlayarak İzledik"
Bölgede bu sabah iş makineleri eşliğinde çalışma başlatıldı. Orman içi yol açan iş makinesinin çevresinde jandarma ekipleri de geniş güvenlik önlemi aldı. Köyün girişinde çadır kuran bölge halkı alana yaklaştırılmadı.
Vadiye giden bütün yollar barikatlarla kapatıldığı için vatandaşlar ancak ormanın içindeki patika yolları kullanarak çalışma yapılan bölgeye ulaştı. Fakat jandarmanın engellemesiyle alana giremedi. Yöre halkı iş makinelerinin ağaçları sökmesini ağlayarak izledi. Alana giden Musa Yılmaz, 250-300 kişinin ağaçların söküldüğü alanda beklediklerini söyledi.
Önceki gün jandarmanın kendilerini acımasız şekilde dövdüğünü, yakın mesafeden biber gazı sıktığını söyleyen Yılmaz, gözaltına alınıp serbest bırakılan arkadaşlarının tek tek ifadeye çağrıldığını söyledi. Bu yöntemin taş ocağna karşı eylem yapan kişileri yıldırmak amacıyla yapıldığını belirten Yılmaz “Her arkadaşımız ‘Biz direniş yerindeyiz. Gelip buradan alın’ diyor, ifadeye gitmiyor" dedi.
"Bir Şey Yapamamanın Çaresizliğini Yaşıyoruz"
İş makinalarının çalışmaya devam ettiğini aktaran Yılmaz, “Hani erkekler ağlamaz denir ya, iş makinaları ağaçları sökerken seyretmek zorunda kalan erkekler bile hüngür hüngür ağladı. Bir şey yapamamanın çaresizliğini yaşıyoruz. Jandarma bütün yolları kapattı. Ona rağmen ormanları aşarak geldik alana. Elimizde değnekten başka bir şey yok. O da yürümemize yardım ediyor” dedi.
"Sularımız Bulanık Akmaya Başladı"
Çalışma başladıktan sonra musluklardan bulanık su aktığını belirten Yılmaz, “Destek bekliyoruz. Mecliste grubu olan, olmayan bütün partilerden bize, bu vadiye sahip çıkmalarını bekliyoruz. Bu vadide kurdundan kuşuna, ayısından ceylanına bütün yaban hayvanları yaşar. Şelalelerimiz var, cevizlikler var, burada yok yok, burası cennet bir vadidir. İkizdere vadisi korunması gereken 254 vadiden 53. sıradadır. İkizdere’de elini uzat suyunu iç. Ama çalışma başladı sularımız bulanık akmaya başladı” dedi.
"Geri Dönüşümü Olmayan Bir Tahribat"
İkizdere Belediye Başkanı Hakan Karagöz alana gelerek halkla görüştü. Başkan Karagöz, “Sonuçta yatırım olacak ama neyi neye feda ettiğimizin de hesabı yapılması lazım. Bu vadiyi gören herkes, yazık oluyor taş ocaklarıyla diyor. Geri dönüşümsüz bir tahribata sebep oluyor. 4 köy ve 2 mahallemiz buradan zaman içerisinde etkilenecektir. Dinamitler patlatılacak toz olacak, burada ne arıdan, ne çaydan bahsedilebilir. Lojistik limanı istiyoruz, ihtiyacımız var. Ama neyi neye feda ediyoruz bakmamız gerekiyor. Alternatifleri ve çözümleri illaki vardır. Bu vadiye daha az zarar verecek, tahribat yapacak yerlerden taş alınabilir” dedi.
"Taş Alınacak Başka Yer Yok Mu?"
Hamide Karadeniz iss "Sabah geldik iş makinesi çalışıyordu. Orman içerisinden derelerden geçerek ağrılı dizimle buraya kadar geldim. Çayımız, suyumuz, ormanımız için müdahale ediyoruz” dedi.
"Bu Mücadeleyi Bırakmayacağız"
Emine Tuncer ise “5 gündür buradayız, ormanların içerisinden iş makinesinin olduğu alana geliyoruz. Aşağıdan girişimize izin vermeyince bizde ormanlık alanda geldik. Ormanın içini zaten çok iyi biliyoruz, buralar bizim yerlerimiz. Bizi kolay kolay yıldıramazlar. Adamlarımız önümüzde biz arkalarında buraya geldik. Şimdi adamlarımız arkamızda, biz önde bu mücadeleyi bırakmayacağız. Biz Rize'ye iş yapılsın istiyoruz. Belki bizim çocuklarımız da iş bulur. Limana asla karşı değiliz. Ama taş alınacak başka yer yok mu?” diye sordu.