Şair, fotoğraf sanatçısı ve eğitmen Selah Özakın'la yapılan söyleşi sonrası Ayışığı Ekin Sanat Derneği'nde çalışmalarını sürdüren Önsöz Kültür Sanat Dergisi ekibinin hazırladı "Hayata Dair" adlı anı-belgesel gösterimi Divriği Kültür Derneği'nde yapıldı. Gösterimin ardından Selah Özakın iki yeni şiir kitabını imzaladı.
İSTANBUL - Aydının topluma karşı sorumlu olması gerektiği bilinciyle hareket eden toplumcu gerçekçi şair ve aynı zamanda eğitmen olan Selah Özakın'la kendi evinde yapılan dost sohbetten yola çıkarak hazırlanan anı-belgesel bugün Divriği Kültür Derneği'nde ilk defa Selah Özakın'ın ve kültür sanatın dostlarıyla buluştu.
Divriği Kültür Derneği'nde aynı zamanda "İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu’nun organize ettiği, Adil Okay'ın da aralarında bulunduğu "Görülmüştür" ekibinin hazırladığı “Duvarları Delen Çizgiler” sergisi de yer alıyordu.
İki ayrı etkinliğe yer veren Divriği Kültür Derneği'nde akademisyenler, sanatçılar, insan hakları savunucuları, tutsak yakınları, demokratik kitle örgütlerinden pek çok sanat ve emek dostları bir araya geldi.
Kimimiz Cumartesi Anneleri eyleminde, kimimiz gündemdeki başka eylemlerde tanıdık. Kimi zaman aramızda, kimi zaman "Nasıl çıktınız oraya" dedirten bir duvar üstünde, bir ağaç tepesinde elinde fotoğraf makinesiyle hafızalarımızdadır.
Şiirler, öyküler yazar, sohbetlerde tam yerinde şiirler okur kimiz zaman ezbere kimi zaman bir kitaptan... İşçi eylemlerinde belirvermiştir kimi zaman ve tam oradaki duruma uyan bir şiiri okumaya başlar... Sömürüyü, acıyı anlatan, sonra sabırsızlığa, öfkeye, isyana, zafere doğru yükselir şiirler... Herkesi o duyguların içine katarak. Kimimiz için 'Selah Hoca', kimimiz için 'Selah Abi'dir. Kimilerimizle fotoğraf çekmiş, tiyatro çalışmış, şiir atölyelerinde çalışmalar yapmıştır.
Uzun süredir mücadele ettiği kanser bir süre dinlenmesini gerektirdi. O zaman da gidemediği Cumartesi Anneleri'nin, işçi eylemlerini, kültür sanat faaliyetlerini ve tabii gündemi takip etmeye yazmaya, üretmeye devam etti. O gelmeyince dostları ev sohbetlerine gitti.
Ayışığı Ekin Sanat Derneği'nden bir grup olarak yapılan sohbet röportaja dönüştü. Buradan yola çıkarak Selah Özakın'ın bugünkü düşüncelerini oluşturan geçmişine yolculuk ve birlikte geçirilen sürece değinen yarınlara bakan bir sohbetten bir anı-belgesel çıktı ortaya. Anı-belgeselin gösterimi bugün Divriği Kültür Derneği'nde pek çok emek ve kültür sanat dostunun katılımıyla gerçekleşti.
Anı-belgeseli izlerken, geçmişe yolculuklarda bilenler o dönemi hatırladı, bilmeyenler zihinlerde canlandırmaya çalıştı 1960'ları, 1970'leri... O zamanlardaki Selah Özkan'ı... 1980'ler biraz 1990'lar ve günümüzde Selah Özakın'la birlikte geçirilen dönemler... Dünyada ve ülkede yaşanan gelişmeler, olaylar, eylemler... Ve tabii bunların bizlerin yaşamına ve sanata etkileri...
Birlikte yaşananlar, tartışılanlar, değerlendirilenler... Bir arada olduğumuz eylemler, üretimler ve bir arada olmanın üretmenin kıvancı, coşkusu, mutluluğu... Bizlere kattıkları...
Önsöz Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Songül Yücel ve anı-belgeselin kurgusunu yapan Sena Şat gösterimin ardından sözü Selah Özakın'a bıraktı.
Selah Özakın'ı bilen bilir... Öyle kolay beğenmez... Sanatçı ve eğitmenlik de olunca bir işin yararlılığından estetiğine, amacından, tekniğine eleştirel bir bakışla karşı karşıyayız sonuçta...
Songül Yücel, Sena Şat ve izleyenleri bilmem ama Selah Hoca'nın ağzından çıkacak ilk cümleyi büyük bir merakla bekledim ve beklerken sanki 'bir saat' geçti...
'Bunu beğendim, güzel olmuş... Benim için önemli olan olaylara değinmişler... İHD ile ilgili eylemler, Cumartesi Anneleri eyleminin ayrı bir yeri var bende. Rahatsızlanıncaya kadar her hafta geldim. Kendimi iyi hissettikçe gelmeye çalıştım. Gelemediğim zamanlar da diğer fotoğraf sanatçısı arkadaşların paylaşımlarından takip ettim. Buna değilmiş olmasına sevindim çünkü hepsinin ayrı emekleri var. Benim için de keyifli bir sohbetti...Hep de beni konuşturmuşlar daha ne isteyeyim..." dediğinde salonda neşeli gülüşler, alkışlar yükseldi.
Ayışığı Kitaplığı'ndan çıkan iki yeni şiir kitabı için ise" Uzun zamandır yazıyorum epey birikti. Ama ekonomik olarak ne kadar zorlukla ve emekle bu işi yaptıklarını bildiğimden, kitaplaştırma önerisinde bulunmaya da dilim varmıyordu. Söyleşinin ardından onlar önerince de mutlu oldum. Güzel de iş çıkarmışlar..." diyerek kitaplarını imzalamaya geçti.
Selah Özakın şiirseverlere kimilerini sosyal medyada paylaştığı ve okuyanları düşündüren, sarsan, kimi zaman gülümseten, uyanamayanları uyandıran ve doğan günü selamlayan, güne hazırlayan şiirlerinin yer aldığı "Günaydın Şiirleri" kitabı ile düşleri ve yapmak istedikleri için yola çıkanların yaşamını aktaran "Yolcudan Yolcuya" adlı kitaplarını imzaladı.
Söylemeyi unuttum, söyleşi sırasında "Artık iyileşiyorum, yakında benden çekeceğiniz var" dedi.
Biz eylemlerde, tiyatro ve şiir çalışmalarında, sohbetlerde, keyifle dinleyeceğimiz şiirlerle Selah Özakın'dan 'çekmeyi' sabırsızlıkla bekliyoruz...