< < Depremin İkinci Yılındayız

6 Şubat 2023...

Binlerce insanın enkaz altında kalarak öldüğü ve dahası binlercesinin sakat kaldığı depremin ikinci yılındayız...

Geçen iki yıllık sürede çok şey değişti...

Özellikle Antakya’da yaşayanlar için gerçekten çok şey değişti.

Yanlış anlaşılmasın; bu değişim insanın yaşam kalitesini büyüten yerde durmuyor tabii. Tam tersine özellikle Antakya’da yaşayan insanın yaşam kalitesi giderek düştü...

Depremin ikinci yılındayız, sadece Antakya’da 800 kişinin hala kayıp olduğu söyleniyor. Depremin ikinci yılındayız, sadece Antakya’da 225 bin kişi hala konteynerde yaşıyor...

Evlerini ve işyerlerini kaybettikleri için konteynerde yaşamak zorunda kalan insanlar gelinen yeni durumda artık elektrik faturalarını kendileri ödemeye zorlanıyorlar. Ayrıca ailelerden çocuklarının okul servisi parası kesilmesi de zaten ekonomik anlamda herkesin zorlandığı bu zamanlarda, onlar için zorluk iki katına çıkmış durumda...

Çocuklar için de okula gidip gelmek ayrı bir çile... Ulaşım araçlarının azlığı, öğrencilerin yollarda saatlerce beklemelerine neden oluyor...

Ayrıca depremde birçok okul yıkıldığı için uzak mahallelerden gelen öğrenciler bir okulda öğrenim görmek zorunda kalıyor ve sınıfların öğrenci sayısı 2, hatta 3 katına çıkmış durumda... Bu durum da eğitim kalitesini düşürüyor...

Başka bir sorun ise, rezerv ve kamulaştırılan alanların giderek çoğalması. İnsanların geçimlerini sürdürmek için ektikleri tarlalara-bahçelere el konuluyor. Bu anlamda mağdur olan insanlar dertlerini anlatacak bir muhatap bulamıyor... Bakanlık topu belediyelere atarken, belediyeler de bu durumun çözümünün kendisinde olmadığını ve hiçbir yetkilerinin olmadığını söylüyor...

Moloz döküm sahalarının yaşam alanlarına yakın yerlerde olması nedeniyle sağlık sorunları artmış durumda... Özellikle riskli gruplar için ciddi bir tehdit...

En son Hava İzleme Ağı’nın Antakya’da yaptığı çalışmanın verilerine göre en fazla 50 olması gereken metreküp başına hava kirletici partikül miktarı 31 Ocak’ta 110 seviyesinde ölçüldü. Hava kalitesinin giderek düşmesi riskli gruplar için ciddi bir sağlık sorununa dönüşmüş durumda.

Antakya’da depremin ikinci yılına girdiğimiz bu günlerde sorunlar çözülmüyor, tersine sorunlar günbegün artıyor.

Bu konuda devlet kurumlarından bir çözüm gelmeyeceğini biliyoruz. Antakya halkları olarak çözüm ellerimizde, çözüm mücadelemizde.


Antakya’dan Bir Mücadele Birliği Okuru