Bu türkü diyor ki, "Korkumuz yok!
İnmedi bir gün bile gözlerimize
bir kış akşamı gibi karanlığı korkunun."
Devrimci Öğrenci Birliği olarak eğitimde gericileşmeye, eğitimin piyasalaştırılmasına, gençliğin geleceksizleştirilmesine karşı üniversitelerde, liselerde, sokaklarda mücadeleyi büyütüyoruz. Parasız, bilimsel, anadilde eğitim; özerk, demokratik üniversite talebiyle mücadelemizi bir kampanya ile güçlendiriyoruz. Bu kampanyada her ilerici, demokrat, bilimi savunan genç sorumluluk alabilir, sen de bu kampanyada yer alabilirsin.
-Grafik tasarımı konusunda bize yardımcı olabilirsin,
-Üniversite, lise, sokaktaki çalışmalarımızda sorumluluk alabilirsin.
-Eğitimde gericileşmeye karşı bilimi savunmak için, yayınlarımıza, fanzinlerimize yazı hazırlayabilirsin.
Olağanüstü günlerden geçiyoruz. Yaşadığımız topraklar yangın yeri, gericilik almış başını gidiyor, gericilik topulumun her safhasında, devletin her hücresinde. Dinci-faşist iktidar toplum üzerinde egemenliğini sürdürmek, sermayenin bu topraklardaki egemenliğini devam ettirebilmek için işçileri, emekçileri, gençleri yani toplumun her gözeneğini bir mengene gibi sıkıyor. OHAL bahanesi ile ardı arkası kesilmeyen KHK’larla binlerce ilerici akademisyen, öğretmen mesleklerinden edildi. Boşalan kadrolar her türlü gerici unsur ile doldurulmaya çalışılıyor. Üniversitelerde bilim adına hiçbir şey üretilmiyor, varsa yoksa sermayenin daha fazla kar edebilmesi. Piyasalaşmış, bayağılaşmış bir akademi dünyası, polis, gerici-faşist güçler, ögb kıskacında ablukaya alınmış okullar. Dindar ve kindar bir nesil yaratmaya söz vermiş iktidar, ilkokuldan itibaren okullarda cihat eğitimi vermeye başladı, evrimi ders kitaplarından kaldırdı, okulları tarikatlara peşkeş çekti, binlerce lise imam-hatipe dönüştürüldü. Kadınlara yönelik baskıların, saldırıların haddi hesabı yok, Her yerde yok sayma, taciz, tecavüz. Biz gençlik ise geleceksizlik, işsizlik, yaşamın dışına atılmayla çevrelenmişiz.
İşte tüm bu olan bitenin içinde gençliği baskı altında tutmak, üniversiteyi sermayenin arka bahçesi haline getirmek için kurulan darbe ürünü bir kurum olan YÖK duruyor. YÖK’ e karşı mücadele tek başına yeterli mi? Toplumsal olarak çürüyen, çürüdükçe saldırganlaşan sermaye sınıfı ve onun temsilcileri, hamileri sadece okul sınırlarına hapsolmuş bir mücadele eğitim sistemi sorununu çözmeye yetmeyecektir. Parasız, bilimsel eğitim, demokratik, özerk üniversite talepleri ancak emekçilerin iktidar mücadelesi ile örtüşürse anlamlı olur.
Liseli, üniversiteli gençlik, genç kadınlar;
Geleceksizlik, umutsuzluk, gericilik içinde yaşamaya bırakıldığımız bu günlerde parasız, bilimsel, anadilde eğitim mücadelesini okul sıralarından, amfilerden yükseltme zamanı! Sessiz kaldığımız, beklediğimiz her gün, her dakika dinci-faşist iktidarın yaptıklarını onaylamak demektir. Özerk-demokratik bir üniversitenin, bilimsel eğitimin gerçekleşmesinin yolu gençlik olarak okul koridorlarında, sokakta işçilerle, emekçilerle birlikte mücadeleyi yükseltmemizden geçiyor. Yok saymaya, geleceksizliğe karşı, Devrimci Öğrenci Birliği (DÖB) olarak sizlere sesleniyoruz. Kindar ve dindar bir nesil yaratmak isteyen nesillere karşı Denizleşen bir gençliği yaratalım.
YAŞASIN DEMOKRATİK-ÖZERK ÜNİVERSİTE MÜCADELEMİZ!
KAHROLSUN FAŞİZM!
GENÇLİK GELECEK, GELECEK SOSYALİZM!
DEVRİMCİ ÖĞRENCİ BİRLİĞİ (DÖB)