Bu sabah saatlerinde, hedef gösterilen savaş karşıtı öğrencilerin gözaltına alınmasını protesto etmek isteyen Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi 7 arkadaşımız, insanlık dışı bir müdahaleyle, yerlerde sürüklenerek gözaltına alınmıştır.
Adana Çarşı merkezine 20 Mart tarihinde Devrimci Öğrenci Birliği ve Mücadele Birliği, üzerinde "Devrimci Kawalardan Denizlere, Serhildanlarla Zafere" ve "Denizlerden Sinanlara DÖB 50. Yılında" yazan pankart ve afişler astı.
Emekçi halklara yönelik saldırılar hızla devam ediyor. Faşist devletin kendi iktidarını korumak adına hangi çılgınlıklar yapabileceğine an be an tanık oluyoruz. Kendi çıkarları için Afrin’de emekçi halklara, Kürt ulusuna azgınca saldırıyor, düştü düşecek dedikleri “Rojava devrimini” boğmaya çalışıyorlar. Sivil halk katlediliyor... Tüm bu baskılara rağmen orada yaşayan halklar Afrin için görkemli bir mücadele sergiliyor. Afrin ile ilgili paylaşım yapan, ses çıkaran tüm insanları tutukluyorlar, gözaltına alıyorlar, Afrin’de haksız savaşı reddeden herkesin karşısında dinci-faşist iktidar var!
DÖB'ün 3 Mart günü İstanbul'da düzenlenen iller arası Gençlik Buluşması öncesinde 2 DÖB'lü öğrenci, yanlarında bulunan ozalitlerden dolayı gözaltına alındı.
Yaşadığımız coğrafyada gerçekleşen olayları anlamlandırabilmek, süreci doğru kavrayabilmek için faşizmin yaşadığımız topraklardaki pratiklerine bakmak ve bunları bilimsel bir şekilde tahlil etmek gerekmektedir. Dünyanın ve yaşadığımız coğrafyaların tarihini, yakın geçmişini ve hafızalarımızı yoklamanın öneminin arttığı bir dönemden geçmekteyiz. Faşizmin siyasal varlık koşullarından bir tanesi de emekçi kitlelere gerçekleri ters yüz ederek, gerçeklerin önüne sis perdesi çekerek sürekli gerici propaganda yapmasıdır. Sermaye sınıfı birçok farklı araçla işçilere, emekçilere, gençlere şovenizm, milliyetçilik gibi zehirlerle yönelmektedir.