Kadın

Geçtiğimiz 8 Mart'tan bu yana tüm dünyada kapitalizm pandemi ile birlikte hızlı bir çöküşe sürüklendi. Derinleşen ekonomik kriz milyonlarca insanı açlığa, sefalete sürüklerken, biz kadınlar da ücretsiz izne çıkarılarak, işten atılarak, evlere hapsedilip işsizliğe mahkum edilerek, kadın üniversiteleri ile toplumdan yalıtılarak, geleceksizliğe mahkum edilerek, sermayenin içine girdiği buhrandan payımıza düşenine razı edilmeye çalışıldık.

Pandemiye rağmen fabrikalarda karantinaya kapatılarak çalıştırıldık, bu koşullarda insan yaşamı karşısında kar hırsı içine giren patronların sömürü çarkının içerisinde ezilmeye çalışıldık. Ancak evlere kapatılmayı, açlık sınırının altında yaşamayı, geleceksizliği kabul etmedik, etmiyoruz!

Tüm dünyada kadın mücadelesindeki ivme sebebiyle kadınlar grevlerde, ayaklanmalarda en önde yer alıyor. Latin Amerika'dan Ortadoğu'ya, Avrupa'ya kadar her yerde kadınların mücadelelerine ve cesaretine tanık oluyoruz. Türkiye'de de Sinbo'da, SML'de, Migros'ta olduğu gibi Kod-29'a, işten atmalara, tacize, sömürüye karşı mücadele ettik.

Bizlere dayatılan yoksulluk ve sömürü düzenini reddediyor, yaşamımız ve emeğimiz için mücadele ediyoruz. Kapitalizmin ve onun bütün yaratımlarının kadınlara sunduğu küçük hakları değil, bir bütün olarak sokaklarında özgürce dolaşacağımız, emeğimizin bir avuç sermayedarın tekelinde sömürülmediği bir dünyayı yaratmamızın gerekli olduğunu biliyoruz. Bu, geniş kadın kitlelerinin hızla devrime koşmasının habercisidir. Dinci gerici faşizmin kadınlara saldırılarının altında kadınların bu cesaretinden duyulan korku vardır. Biz işçi, emekçi kadınlar faşizme karşı mücadele birliğini örecek, ait olduğumuz işçi sınıfının cinsiyet ayırımı gözetmeksizin bütün ezilenlerin birleşik mücadelesi içinde yeni ve sınıfsız bir dünya yaratımında payda olacağız.

Bizi her gün metalaştıran, sömürü çarklarının içerisinde ucuz iş gücü olarak gören, fabrikalarda, atölyelerde insanca muamele yapmayan kapitalist sistemi ortadan kaldıracak tarihi koşullara sahibiz. Bunun bilinciyle bizlere yöneltilen saldırılar karşısında mücadele azmi ve kararlılıkla hareket edeceğiz. Söz hakkımızı da, irademizi de, özgürlüğümüzü de kendi ellerimize alacağız!

Sınıfları ve sınırları yok edecek, bir ulusun başka bir ulusa, bir cinsin başka bir cinse uyguladığı baskı ve sömürüyü bitirecek güç biz kadınların ellerinde duruyor.  Tarih, doğa ve insanlık adına yaşam bizi kavgada en öne çağırıyor. Bizi ve emeğimizi görünmez kılan kapitalizme karşı; üretim alanlarında, meydanlarda ve evlerimizde mücadeleyi yükseltelim.

İsyan Et! Başkaldır! Dönüştür!

Şimdi Kadınların Özgürlük Uğruna Dövüşme Zamanı!

Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!

Şan Olsun 8 Martları Yaratanlara ve Yaşatanlara!

Emekçi Kadınlar (EKA)