Kazdağları’nda altın madeni çıkarılmak istenmesi ve yapılan doğa katliamına dikkat çekmek için Dilek Taş, Ankara’da bulunan ve Alamos şirketinin yerli ortağı olan Doğu Biga Madencilik binası önünde basın açıklaması yaptı. Taş daha önce de iki arkadaşıyla Çanakkale’den Ankara’ya yürüyüş gerçekleştirmişti.
ANKARA – Kazdağları’nda siyanürlü altın çıkarmak amacıyla başlatılan maden ocağının faaliyetinin durdurulması ve Kazdağları’ndaki doğa katlimanına dikkat çekmek amacıyla başlatılan Su ve Vicdan Nöbeti 67 gündür sürerken doğa savucunusu Dilek Taş, Ankara’da bulunan ve Kazdağları’ndaki altın madenini açan Alamos şirketinin Türkiye’deki işbirlikçisi Doğu Biga Madencilik önünde basın açıklaması yaptı.
Ankara’da Doğu Biga Madencilik şiketinin önünde bahçe girişi parmaklıklarına “Doğu Biga Maden Kazdağlarından Defol” yazılı pankart asan doğa savuncusu Dilek Taş, sözlerine “Arkamda gördüğünüz binada faaliyet gösteren Doğu Biga Madencilik Kaz Dağlarını altın uğruna talan eden, hukuksuzca milyona ulaşan rakamlarda ağaç kesen, Çanakkale halkının tek içme suyu havzasında siyanür havuzları açan, milyonlarca canlının yaşam alanını yok eden Kanadalı ALAMOS GOLD şirketinin yerli iş birlikcisidir!” diyerek başladı.
Kazdağlarının ülkemizin akciğerleri olduğunun ve iklim kriziyle karşı karşıya olduğumuz günlerde, Kazdağları ve ülkemizdeki bir çok ekosistemin yabancı emperyalist şirketler ve Doğu Biga Madencilik gibi yerli taşeronlar tarafından talan edilmekte olduğuna dikkat çeken Dilek Taş,
“Çanakkale’nin halkı, sebzesi, meyvesi, peyniri büyük tehlike altındadır. Çıkarılacak ve yanlızca % 4 u ülkemize bırakılacak olan altın için doğamız vahşice tahrip edilmektedir” dedi.
Ülkenin kaynaklarını yabancılara peşkeş çeken Maden Yasası’nın derhal degistirilmesi gerektiğini belirten Taş, Benim ülkem sömürge ülkesi değildir. Bilinsin ki bu topraklarda emperyalizmin oyunlarına karşı direnecek olanlar bitmeyecektir” dedi.
2018 yılının 3 Martı’nda "Kadına, Çocuğa, Hayvana, Doğaya yönelik taciz, tecavüz ve cinayetlere" karşı Çanakkale den Ankara ya kadar süren yürüyüşle 3 ANNE 3 KADİN 3 İNSAN Hareketini başlatanlardan olduğunu hatırlatan Taş, u harekette ki annelerin, kadınların, insanların ülkenin tüm çağdaş, iyi yürekli, cesur, yurtseverleri olduklarını ve şimdi de Anayasanın 56. maddesinin verdiği sorumluluk geregi işbirlikci, Kanada taşeronu Doğu Biga Madenciliği protesto ettiğini ve Kaz Dağları’ndan derhal gitmesini istediklerini vurguladı.
67 Gündür Çanakkale Kirazlı’da Su ve Vicdan Nöbeti’nin de sürmekte olduğunu hatırlatan Dilek Taş, Salda, Hasankeyif, Munzur, Kuzey Ormanları, Murat Dağı, Fatsa, Cerattepe ve tüm alanlarda insanca yaşam için mücadele edenleri de selamlayarak açıklamasını sonlandırdı.