İstanbul 1 Mayıs Platformu, Taksim’de Kazancı Yokuşu, Şişhane ve Kadıköy’de 1 Mayıs 1977, 1989, ve 1996 yıllarında 1 Mayıs’ta katledilen işçileri karanfil bırakarak andı.
İSTANBUL – Her yıl 1 Mayıs öncesinde olduğu gibi bu yıl da 1 Mayıs’ta yaşamını yitiren işçiler Taksim’de, Şişhane’de ve Kadıköy’de anıldı.
İstanbul 1 Mayıs Platformu, ilk olarak Taksim’de Kazancı Yokuşu’nda anma gerçekleştirdi. Koronovirüs salgını nedeniyle bu seneki anma kurumlardan temsili katılımlarla gerçekleştirildi. Sosyal mesafe korunmaya çalışılarak basın açıklaması ve anma gerçekleştirildi.
Basın açıklaması yapılacak Kazancı Yokuşu’na kurum temsilcileri alınarak burada “Evde Açlık, İşte Salgın, Kahrolsun Kapitalizm. Yaşasın 1 Mayıs, Bijî Yek Gulan" yazılı pankart açıldı. Anma '77 1 Mayıs'ında yaşamını yitirenler anısına yapılan saygı duruşuyla anma başladı.
İstanbul 1 Mayıs Platformu bileşenleri adına DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "Bir kez daha 1 Mayıs öncesinde Taksim'de Kazancı Yokuşu'nun başında 1 Mayıs'ın ve Taksim'in özgürleştirilmesinde yitirdiğimiz bütün kardeşlerimizi anmak için toplandık" dedi.
“Yüreğimizin Attığı Her Yerde 1 Mayıs”
Bu 1 Mayıs'ı pandemi koşullarında karşılamak zorunda kalındığını belirterek, salgını gerekçe göstererek iktidarın 1 Mayıs kutlamalarını yasaklamasına tepki gösteren Çerkezoğlu “İşçi sınıfının gerçek anlamda temsil edildiği 1 Mayıs'ın kutlanmasını engellemek, bunu yasaklamak, bunun önüne salgın gerekçesiyle yasaklar koymak asla kabul edilemez. Bizler 1 Mayısımızı iş yerlerimizden evlerimizin önüne sokaklarımıza meydanlarımıza alanlarımıza, evlerimizin balkonlarına pencerelerine kadar her yerde kutlamaya sesimizi ve sözümüzü haykırmaya devam edeceğiz. Yüreğimizin attığı her yer 1 Mayıs'tır diyoruz. Yarın sabahtan itibaren çalışmak zorunda olan işyerinde, evlerimizde, balkonlarımızda, 1 Mayıs taleplerimizi, gelecek dünya düşlerimizi hep birlikte ifade edeceğiz” dedi.
Açıklamanın ardından kurum temsilcileri 1 Mayıs 1977’de yaşamını yitiren işçiler anısına Kazancı Yokuşu’na karanfiller bıraktı.
“Bugün 1 Mayıs Yaşam Hakkı Mücadelesidir”
Ardından 1989 1 Mayıs’ında Şişhane’de katledilen Mehmet Akif Dalcı’nın vurulduğu yerde anma gerçekleştirildi. Burada da İstanbul 1 Mayıs Platform pankartı açıldı ve kurumlar adına İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Osman Öztürk, "Bu ülkede Covid-19 pandemi sürecinde bütün yanlış politikalara, bütün eksikliklere, hatalara rağmen mücadelemizi, halkımızın sağlığını korumak için sürdürüyoruz. Bundan sonrada sürdüreceğiz. Koranavire karşı mücadelede de bizim de bir parçası olduğumuz işçi sınıfının hakları mücadelesinde her zaman yer alacağız. Bu vesileyle 1 Mayıslarda kaybettiğimiz sınıf kardeşlerimizi ve koronavirüs salgınında kaybettiğimiz sağlık emekçilerimizi ve vatandaşlarımızı anıyorum" dedi.
KESK adına konuşan Ayfer Koçak, "Pandemi döneminde özellikle siyasi iktidarın sermayeyi koruyan yaklaşım biçimini de çok daha net açığa çıktığı şartlardayız. Bu ülkede yaşayan bütün insanlar bu ülkede kapitalizmin öldürdüğünü çok net biçimde gördü. Bu tür siyasi iktidarların, canlı hayatını hiçe sayan, dünyayı kar hırsızya bir çöplüğe çeviren bir mantığın da ortaya çıktığı bir dönemdeyiz" dedi.
“Sermayenin Yaklaşımı Aramızdan Arkadaşlarımızı Aldı”
Hafta içi çalışma günlerinde sokağa çıkmanın, fabrikalarda çalışmanın, inşaatlar yapmanın serbest ama tatil günlerinde sokağa çıkmanın yasak olduğunu belirten Koçak, Bu sermaye için hepimizin kurban edilebileceğinin açığa çıkışıdır, itirafıdır. Sermayenin yaklaşım biçimi, geçen yıl 1 Mayıs bildirisini okuyan işçi arkadaşımız Hasan Oğuz'u aldı. 7500 sağlık emekçisi arkadaşımız koronavirüse yakalandığını öğrendik. Bizim ülkemize koronavirüsün iki ay gecikmeli geldiğini söyleyen iktidar nasıl olur da ilk günden görülen vakaların sağlık emekçilerine bulaştığını itiraf edebilir. Bunun arkasında ne yatar; iktidarın hiçbir tedbir almadığı yatar. Peki bugün altığı tedbir sadece göz boyamaktır. Bu düzen değişecektir. Bu düzen deyişmeden hiçbirimize yaşama hakkı tanınmamaktadır. Bugün 1 Mayıs artık emek mücadelesi değildir sadece. Hak mücadelesi değildir sadece. Bugün 1 Mayıs yaşayabilme mücadelesidir. Yaşam hakkı mücadelesidir" diye belirtti.