Elazığ zindanında kalan leninist tutsak Enes Teker’in, aynı hücrede birlikte kaldığı devrimci tutsak Kamil Turanlıoğlu’nun ardından yazdıklarını paylaşıyoruz:
Merhabalar.
Gazi Mahallesi Dörtyol’da çalışıyorum. Bugün (25 Mayıs) öğle paydosu verildiğinde arkadaşlarla birlikte çay içmek için kahvehaneye gittik. İşbaşı yapmaya yakın caddeden sesler duyduk. Hemen caddeye attık kendimizi.
Ho Şi Minh, Beni Leninizme Götüren Yol adlı yazısının başlarında şunları söylemektedir:
Halklarımızı ve hayatları yıkan deprem, seçim süreci nedeni ile gündemde gerilerde kaldı. Oysa orada akan-akması duran yaşam devam ediyor. Önsöz Tv’nin Mart ayında yayınladığı bir röportajı paylaşıyoruz:
Samandağ’daki sağlık emekçileri seslerini yetkililere duyurmaya çalışıyor. Bir çok sorunun iç içe geçtiği Samandağ’da sağlık emekçilerinin farklı yönleriyle yaşadıkları sorunları aktarmaya bugün de devam ediyoruz.
Depremin ardından en çok ihtiyaç duyulan hastaneler diğer binalar gibi yıkılmıştı. Sağlık emekçileri gerek sağlam kalan bölümlerde gerekse de çadırlarda, depremzede olmalarına ve tüm imkansızlıklara rağmen sağlık hizmeti vermeye çalıştılar. Samandağ Devlet Hastanesi, Hatay’da hizmet verebilen tek hastaneydi. Depremzede sağlık emekçileri tüm imkansızlıklara rağmen verdikleri hizmetin takdir edilmesi bir yana ücretlerinin yetersizliği ve karşılaştıkları baskı ve mobbing nedeniyle tükenme noktasına geldiklerini belirterek seslerini duyurmaya çalışıyor.