Bugün 18 Ağustos. Gece saat 22.34... Tam olarak nerede olduğumu bilemiyorum. Ama Sakarya'dayım. Hafızaları tazelemek gerekirse, yaklaşık 43 saat önce bu şehir yerle bir oldu.
Lenin, 1 Nisan günü İsviçre’den Rusya’ya doğru trenle yola çıkarken, Petrograd tren istasyonunda o kadar büyük bir kalabalığın kendini bekliyor olacağını biliyor muydu bilmiyoruz. Ama yıllardır uğruna sürgün yaşadığı, tüm yeteneklerini adadığı devrim onu çağırdığında hiç tereddüt etmediğini biliyoruz.
Depremin üzerinden 2 aydan fazla zaman geçmişken, deprem bölgelerinde yaşam depremzedeler için her geçen gün daha da zorlaşıyor. Özellikle hava sıcaklığının artışıyla, yeni sorunlar baş gösteriyor. Sıcaklığın aşırı yükselmesi, salgın hastalıkların başlaması, böcek ve haşerelerin artması, temiz su ve tuvalet olanağının çok kısıtlı olması, depremzedeleri ve çalışan gönüllüleri çok zor durumda bırakıyor.
Yüzbinin üzerinde insanımızın öldüğü depremin ardından bir aydan fazla zaman geçti. İlk günlerdeki şaşkınlığı üzerimizden attık, fakat acımız hala taze.
Yüz binin üzerinde insanımızın öldüğü depremin ardından bir aydan fazla zaman geçti. İlk günlerdeki şaşkınlığı üzerimizden attık, fakat acımız hala taze.
İstanbul’dan Deprem bölgesine giden gazeteci Hayri Tunç, sosyal medya hesabında “Deprem Notları”nı yazdı. “Uzun oldu biliyorum, ancak toparlayabildiklerim bu kadar” diyen Hayri Tunç’un kaleminden dökülenler: