< < Öğrenci Gençlik İşçilerin Yanında

DÖB’lü öğrenciler olarak Zeytinburnu Belediyesi’ndeki işinden hiçbir sebep gösterilmeden çıkartılan, 22 gündür oturma eyleminde olan ve bugün (9 Mayıs) uyarı amaçlı açlık grevi yapan Kenan Güngördü’nün yanındaydık.

Kenan Güngördü 19 yıldır belediyede çalışıyor. Sosyal işler bölümünde 3,5 yıl, ondan önce de sosyal hizmetler, çocuk esirgeme ve rehabilitasyon merkezinde çalışmış bir kamu emekçisi. Kendisi 16 Nisan’da güvenlik soruşturması nedeniyle işten çıkarıldı ve 22 gündür Zeytinburnu Belediyesi önünde oturma eylemi yapıyor. Kendisiyle yaptığımız röportajda eylem başladığından bu yana yaşadıklarını konuştuk.

 

Eyleme nasıl başladınız ve bugüne kadarki süreçte neler yaşandı?

22 günlük süreç içerisinde 3 kere sivil faşistler tarafından saldırıya uğradım. Bu saldırılar sözlü olarak gelişti ve fiziksel bir boyuta ulaşmadı. Her gün polisler tarafından gbt yapılıyor” diyen Kenan Güngördü, “Bir kamuoyu oluşturduğuma inanıyorum fakat beklediğim desteği göremiyorum. Üç defa basın açıklaması gerçekleştirdik ve devlet bu durumu sol sosyalist çevrelerden daha çok ciddiye alıyor. Oturma eylemimi başlattığım ilk günlerde pankartlarımı ağaca yaslıyordum ve yanımda pankartın bir ucundan tutacak bir kişi bile yoktu. Fakat geçen günlerde Yüksel direnişçilerinin bir direniş gününü bana adaması ve Cumhuriyet gazetesinin eylemimi haberleştirmesi sonucunda belli bir kamuoyu oluşturulduğuna inanıyorum” diyor.

“15 kişilik bir basın açıklaması gerçekleştirdik ve onlarca polis ve toma belediyenin hizmet binası önünde konuşlandı. İşten neden çıkarıldığımı ise hala öğrenemiyorum, dosyamda gizlilik kararı var. Kendimi onlara ihbar ediyorum. Eğer suçluysam, bir suç işlediysem bunu ortaya çıkarın ve beni yargılayın. Belediye işten çıkarılanları belli bir kategoride ifade ediyor; suçlu, az suçlu ve çok suçlu. Herhalde muhalif olduğum ve onların dayattığı HAK-İŞ sendikasına üye olmadığım için çok suçluyum.”

HAK-İŞ’in kendi değerlerine aykırı olduğunu belirten Güngördü, “Bu ülkede artık Alevi, Sünni, Kürt, Türk yok. Bu ülkede artık ezen ve ezilen var” diyor.

“İşime geri alınmayabilirim ama kararlılıkla, sonuç alana kadar oturma eylemi yapacağım. Babam %83 engelli ve alzheimer hastası. Oturma eylemim süresince kendisiyle annem ve kardeşim ilgileniyor, evden çıkmadan önce ilaçlarını hazırlıyorum. Ev almıştım ve üç yıllık taksidi var. Bir sonraki taksidi ise 16 Mayıs’ta. Bunlara rağmen mücadelemi sürdürmekte kararlıyım. Algı oluşturacağım ve direnişim insanların hafızasına kazınacak.”

 

İnsanların size yönelik tepkileri nasıl?

“Belediyede işçilerin Hak-İş Sendikasına üye olmaları dayatılıyor. Fakat ben bunu kabul etmeyen birisiyim ve bu yüzden Hak-İş’e üye olmadım. Çevredeki esnaflarla ilk gün tanıştık ve onlara direnişimin nedenini ve amacını anlattım. Sağ olsunlar, esnaf dostlarımız desteklerini sunuyorlar. Fakat ilk gün oturma eylemi yaptığım alana gelip dayanışma gösteren işçi arkadaşlarım artık yanıma gelemiyorlar. Nedeni ise; üstleri tarafından işten çıkarılmakla ve soruşturma açmakla tehdit edilmişler.”

“Ben bir vatandaş olsaydım ve böyle bir direniş gösteren birini görseydim ziyaret ederdim. Her gün çağrı yapmama rağmen beklediğim desteği göremiyorum. Burası bir mevzi ve bu alanı güçlendirmek gerekiyor. Beni ezerlerse ve sindirirlerse bu diğerlerine de sıçrayacaktır. Buradan geçen insanlar ‘senin bu eylemin çok değerli fakat yanında başka insanlar da olmalı –kurumlar açısından’ diyorlar. En azından her gün yahut her hafta bir kurum buraya destek ziyareti gerçekleştirmeli” diyen Güngördü, tüm kurumlara direnişine sahip çıkması için çağrıda bulunuyor.

“Eğer bir suç işlediysem söyleyin. Hangi nedenle işten çıkarıldığımı da bilmiyorum. Ben buradan onlara çağrı yapıyorum. Gel ya hırsızsın de, PKK’lisin de, HDP’li olduğun için çıkardım de. Gel, namussuzluk yaptığın için çıkardım de. De çıkar, ama böyle çıkartamazsın, kapı kulu gibi. Diyorlar ki mahkemeye git. Madem bir suç var, siz mahkemeye gidin” dedi.

“Gezdiğim esnaflar ilk başta çok şaşırdılar. Buraya milletvekili, belediye başkanı adayları geldi ama işten atılan bir işçi ilk defa geldi. Esnafları gezmem de oldukça etkili oldu. Zeytinburnu buna yabancı bir de. Burada sıkıntı yaşayan emekçi dostlarımız da yakında kendi talepleri ve dayanışma amaçlı benimle birlikte burada mücadele edeceklerini belirtiyorlar. Artık burada hak arama ve eylem yapma anlayışı oluşmaya başlıyor ve insanlar da bunun farkında.”

Kitlesel ziyaretler ve dayanışmanın direnişi açısından çok önemli ve değerli olduğunu belirten Güngördü, herkesi direnişine sahiplenmeye çağırıyor.

Kenan Güngördü ile yaptığımız röportajı olduğu gibi yayınlıyor ve hak arayışında yanında olacağımızı belirtiyoruz.

Devrimci Öğrenci Birliği /İstanbul