Antakya'da 6 Şubat depremlerinin birinci yılında 6 Şubat Platformu'nun Yunus Emre Parkı'nda yapacağı anma etkinliği, polis çevirmeleri ve barikatlarla yollar kapatılarak halkın gitmesi engellendi. Halk Hatay Valiliği ve resmi kurumların Köprübaşı'ndaki etkinkiğe yönlendirilmeye çalışıldı. Tüm engellere rağmen Armutlu girişine kadar gelen kitle burada anma gerçekleştirdi. Ardından polis barikatını yıkarak Köprübaşı'na yürüdü. Devletin katliamı ve anmayı engellemesi protesto edildi.
6 Şubat 2023’te onbir ili etkileyen Maraş merkezli depremlerde yaşamını yitirenler bir çok kentte anıldı. Antakya’da devrimci örgütler, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütlerinin bir araya gelmesiyle oluşan 6 Şubat Platformu’nun çağrısıyla halk haftalar öncesinde Yunus Emre Parkı’nda anma yapmak üzere duyuruda bulunmuştu. Sabah 04.17’de Yunus Emre Parkı’nda yapılacak anmanın ardından mezarların ziyaret edilmesi planlanmıştı.
Sabah 04.17’de Yunus Emre Parkı’nda yağışlı ve sisli havaya rağmen binlerce kişi yola çıktı. Fakat Hatay Valiliği ve resmi kurumlar Köprübaşı’nda bir program hazırlayarak, Yunus Emre Parkı’na giden yolları polis çevirmeleri ve bariyerlerle kapatarak halkı Köprübaşı’na yönlendirmeye çalıştı.
Araçlarıyla yollarda kalan binlerce kişi farklı yollardan sisli ve yağışlı gecede çamurlar ve yıkıntılar arasından yürüyerek Yunus Emre Parkı’na ulaşmaya çalıştı.
Mücadele Birliği Platformu’da kitlesel olarak Yunus Emre Parkı’na gitmek üzere yola çıktığında caddelerin polis çevirmesiyle, halatlar, kablolar çekilerek ya da bariyerlerle kapatıldığını görmesi üzerine araçla ara yollardan Armutlu girişi yakınlarına kadar geldi. Burada araçtan inerek yürümeye ve yolda gördüklerine yolların Yunus Emre Parkı’na gidişlerin kapatıldığını, polisin halkı devletin düzenlediği program için Köprübaşı’na yönledirmeye çalıştığını söyledi. “Bizi enkaz altında bırakan, yardımları engelleyen, arazilerimize el koyarak buradan sürmeye çalışan devlet, kaybettiğimiz yakınlarımızı anmamıza, yasımızı tutmamıza bile izin vermiyor. Bizi devletin gösterdiği alanda ölen canlarımızı anmayacağız. Armutlu’dan Yunus Emre Parkı’na ulaşmaya çalışacağız” diyerek çağrıda bulundu.
Halkın Köprübaşı’na yönlendirilmeye çalışıldığını öğrenenler tepki göstererek, Yunus Emre Parkı’na gitmek üzere Armutlu yönüne doğru yürümeye başladı. Armutlu girişine gelindiğinde burada da yolların kapatıldığını gören halk devlete tepki gösterdi.
“Enkaz altında bıraktınız, yetmedi, yardımları engellediniz, yetmedi aç, susuz çadırlarda bıraktınız, evlerimizi, tarlalarımızı istimlak ettiğiniz. Ölülerimizi anmamızı da mı engelleyeceksiniz” diyerek tepki gösterdi. Antakya halkı “Unutmak Yok Affetmek Yok Helalleşmek Yok”, “Katil Devlet Kayıplarımız Nerede”, “Ma Rıhna Nıhna Hon” sloganları attı.
Anma saati olan 04.17’ye birkaç dakika kalmış olması üzerine Mücadele Birliği Platformu “Arkadaşlar anma saatine çok az zaman kaldı. Buradan parka ulaşmamız 15-20 dakikamızı alır. Polisin bariyerleri aşsak bile geç kalacağız. Biz burada anmamızı gerçekleştirmeyi ve bundan sonra da mezar ziyaretlerimizi ve diğer anma etkinliklerimize gitmeyi öneriyoruz” diyerek çağrıda bulundu.
Halk “Ma Rıhna Nıhna Hon” sloganı atarak devlete öfkelerini dile getirdi. Armutlu girişinde anma yapmanın doğru olacağını Yunus Emre Parkı’na yetişemeyeceklerini söyledi.
Mücadele Birliği Platformu Temsilcisi Muhammed Hizmetçi “Ben buralıyım Antakyalıyım, hepimiz ailemizden bir çok kişiyi, akrabalarımızı, arkadaşlarımızı, komşularımızı kaybettik. Geçtiğimiz sene kıyamete dönüşen depremde yakınlarımız hayatını kaybetti, ölüme itildi. Bizi gece bu saatte kilometrelerce yürütüyorlar. Yollar kesilmiş, devletin düzenlediği programa gidelim istiyorlar. Biz kendi istediğimiz yerde anmak istedik onları. Ölülerimiz burada. Benim biraz ileride ölen arkadaşlarım var. Ben devletin düzenlediği yere gitmeyeceğim. Ölenlerimizi burada analım, çiçeklerimizi buradaki yeşil alana bırakalım. Biz bu kentin insanlarıyız. Biz burada doğduk, burada büyüdük, burada yaşadık. Ve geçtiğimiz sene çok büyük bir felaketle yakınlarımızı kaybettik. Tüm insanlarımıza baş sağlığı diliyorum tekrar. Depremin üzerinden bir sene geçti ama hiçbir sorunumuz çözülmedi. Acılarımız katlandı dertlerimiz büyüdü. İnsanlarımı birçok zorluk içinde, şehrinden göçertildi. Ama şunu biliyoruz Hatay halkı, Antakya, Samandağ halkı gitmedi hiçbir yere. Giderken bile ‘Geri döneceğiz’ dedi, ‘Buradayız’ dedi. Ve bakın işte burada herkes, kimse gitmedi. Biz buradayız! Ma Rıhna Nıhna Hon!” dedi.
Ölenlerine “Gitmeyeceğiz” sözü verdiklerini, giderlerse bu kente sırtlarını dönmüş olacaklarını, gidersek anılarını, hayatlarını bırakmış olacaklarını belirten Hizmetçi “Biz bu kenti terk etmeyeceğiz, başkalarına bırakmayacağız. Sermayeye bırakmayacağız. Evlerimizi yerinde istiyoruz. Yerinde onarılsın, gerekirse yeniden yerinde yapılsın istiyoruz. Biz başka bir yerde yaşamayız” dedi.
İnsanca yaşayabilecekleri evleri olmasını istediklerini ve bir yıldır bunun mücadelesini verdiklerini vurgulayan Hizmetçi “Kentimiz, doğamız, kültürümüz, bütün zenginlikleriyle Hatay halkı burada!” diyerek Antakya halkının bugün burada olmasının çok önemli olduğunu belirtti.
“Ben arkadaşlarını, dostlarını, akrabalarını kaybetmiş biri olarak öfkeliyim, kızgınım, gitmedim. Her zaman da burada olacağım” dedi.
Antakya halkı konuşmanın ardından defalarca “Ma Rıhna Nıhna Hon!” sloganı attı. Ardından Armutlu girişinde bulunan yeşil alana geçerek, yanlarında getirdikleri reyhan dallarını, çiçekleri dikti, karanfiller bıraktı.
Yine Mücadele Birliği Platformu “Bizi enkaz altında bırakıp gelmeyenler, şimdi şov yapmak için yolları kapatıyorlar. Bu tarihe kara bir leke olarak girdi. Ve asla unutulmayacak! Antakya halkı gitmedi, burada. Gidenler de geri dönüyor” denildi.
Bu arada bir çok kişi de araçlarla ya da yürüyerek bu noktaya geldiğinde ölenleri anısına yeşil alana reyhan dalları ve çiçekler bıraktı.
Polis halkın çıkış yollarını da kapatarak alandan çıkmasını engellemeye çalıştı. Halk “Biz bu yolları tek başımıza yürüdük, tek başımıza enkazlarda öldük. Bize yolları kapatamazlar şimdi de tek başımıza gideceğiz. Biz enkaz altında kaldığımızda ne valilik ne de başka bir devlet kurumu vardı. Şimdi yolları keserek bizi burada tutuyorlar” diyerek tepki gösterdi.
Devlet kurumlarının “anma” yapmasına tepki gösteren halk Köprübaşı’na yürümek için polis bariyerlerinin önüne geldi. Bariyerleri açmalarını istedi. Polisin geçişlere izin verilmediğini söylemesi üzerine bir dakika süre tanıyan halk geriye doğru saymaya başladı. Bir dakika dolduğunda ise bariyerleri yıkarak Köprübaşı’na “Unutmak Yok, Affetmek Yok Helalleşmek Yok!”, “Ma Rıhna Nıhna Hon!”, “Katillerden Hesası Halk Soracak”, “Katil Devlet Kayıplar Nerede?”, “6 Şubatı Unutmadık Unutturmayacağız”, “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz” , “Katil Devlet Antakya’dan Defol!”, “Deprem Değil Bu Bir Katliam” sloganları, alkış ve ıslıklarla yürüdü.
Kitlenin alana doğru sloganlarla girmesi üzerine, yönlendirdikleri için bu alana gelmiş olanlar da sloganlara eşlik ederek konuşma yapanları yuhalayarak “Katil Devlet!”, “Kayıplarımız nerede?”, “Biz enkaz altında ölürken yoktunuz, şimdi şov yapıyorsunuz”, “Biz çadır istedik bize kefen gönderdiniz”, “Enkaz altında, soğukta, yağmurda, selde ölüme terk ettiniz, yetmedi arazilerimize çöktünüz. Bu kenti size bırakmayacağız! Gitmedik biz buradayız” diyerek tepkilerini dile getirdiler.
Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın konuşması sırasında yuhalayarak protesto eden halk programdan ayrılırken “Hükümet İstifa!” “Sana oy vermeyeceğiz Lütfü Savaş! Bir daha bu kentte dolaşamayacaksın!” diyerek protesto etti. Savaş, polis ve güvenlik çemberi altında halkın arasından güçlükle alandan uzaklaştırıldı.
Antakya halkı program bitinceye kadar öfkelerini dile getirerek sloganlarına devam etti. Programın bitmesinden sonra alandan yine sloganlarla ayrıldı.