“Arbeit Macht Frei” yazıyordu ünlü Nazi toplama kampı Austcwitz kapısında. “Çalışmak özgürleştirir” anlamına gelen bu sözle adeta dalga geçiyorlardı tutukladıkları insanlarla.
Uzun iktisadi-matematiksel araştırmalardan sonra yaklaşık iki yıl ölümüne çalıştırılan bir tutuklunun kendine harcanacak masrafı çıkardığını bulmuş, ortalama iki yıl yaşayacak kadar bir beslenme rejimi uygulanmıştı tutsaklara. Daha fazla yaşayanlar “ek kar” demekti! Sonradan özellikle savaş esirleri anlı şanlı Alman tekellerinin “beleş işçisi” olacaktı.
Bu Nazi icadının bu topraklarda en açıktan savunucusu MÜSİAD oldu. Geçmişte “orta ölçekli sanayi bölgeleri” dedikleri projeyi, salgın döneminde “izole üretim tesisleri” adıyla yenilediler. Proje tam bir çalışma kampı hayaliydi. Daha önce virüs testi pozitif çıkan işçilerin olduğu kimi işletmelerde işçilerin kolluk eşliğinde çalıştırıldığına da tanık olduk, mülki idare amirinin emriyle aileleriyle birlikte karantinaya alınan, ama aynı zamanda işlerine devam etmek zorunda olan işçilere de. Son örnek ise Çanakkale’den geldi.
Dardanel fabrikasında işçilerde virüs tespit edildi. Normalde işyerinin kapatılması, karantina uygulanması gerekirdi. Ama, binden fazla işçinin çalıştığı fabrikada üretimi durdurmak bir yana işçilere gündüz işbaşında, gece ise yurtta kalma zorunluluğu getirilerek karantina uygulanacağı bildirildi. Fabrika bir anda toplama kampına dönüştürülmüş oldu. Dileyen buna “izole üretim tesisi” de diyebilir!
İşçilerin geneline test de uygulanmadı üstelik. Gündüz işte, gece yurtta, karantina altında... 14 günlük karantina bu şekilde uygulanacak. Fabrika yönetimi işçiler şöyle bir yazı göndermiş: “Çanakkale Valiliği İl Umumi Hıfzısıhha Kurulu kararı doğrultusunda Çanakkale fabrikamızda çalışan tüm personelimiz 14 gün gözetimli karantina altına alınmıştır. Yıllık izinde olan personelimizin izinleri iptal edilmiştir. Resmi sağlık raporu olmayan personellerimizin de işbaşı yapması zorunludur. Covid temas etkisi ihtimaline karşı kişilere verilen ev izolasyonu da bu uygulama ile birlikte kaldırılmıştır ve gözetimli karantina kapsamına alınmışlardır. Bu doğrultuda 27 Temmuz 2020-9 Ağustos 2020 Pazar tarihleri arasında çalışanlarımızın sadece fabrika sahasında ve belirlenecek olan konaklama yerlerinde bulunmasına izin verilmiştir”. Durmak yok, üretime devam!
Çanakkale İl Sağlık Müdürlüğü ise bu uygulamayı “kapalı sistem çalışma” olarak tanımladı. (Ne yaratıcı bir adlandırma! Zaten faşist devlet ad bulma konusunda harikalar yaratıyor. Operasyon adlarına şöyle bir göz atmak yeter.) Tüm bu süre boyunca denetim bizzat polisler tarafından yapılacak, çalışanlar polis eşliğinde konaklama yerlerine alınacaklar. Bir tek SS üniforması eksik! Arbeit Macht Frei!
Döndük dolaştık, ölümüne kavgalara daldık ve sermaye cehenneminde geldik yine toplama kamplarına. Bu iş “düzeltmeye çalışmak” ile olmuyor. Sermaye düzenini toptan havaya uçurmadan ne kölelik başımızdan eksik olacak, ne toplama kampları.