Lübnan'da iletişime getirilen yeni vergiler nedeniyle 17 Ekim günü başlayan ve ayaklanma düzeyine ulaşan eylemlerde hemen her gün sokaklarda güvenlik güçleri ile Lübnan halkı arasında çatışmalar yaşanıyor.
4 günde 2 kişi yaşamını yitirirken, yüzlerce kişi ve 52 güvenlik görevlisi yaralandı, 70 kişi gözaltına alındı. Eylemler nedeniyle ülkedeki tüm okullar, üniversiteler ve özel bankalar tatil edildi.
Eylemlerin 3. günü olan 19 Ekim günü, halkı sokaklara döken ek vergilerin kaldırıldığı, uygulanmayacağı duyuruldu. Ancak bu protesto eylemlerini durduramadı.
Lübnan Başbakanı, 20 Ekim günü hükümeti istifaya çağıran protestoların önüne geçmek için 24 maddelik tedbir paketini açıkladı.
Kararlardan bazıları şöyle:
-Mevcut ve eski bakanlar ile milletvekillerinin maaşları %50 oranında azaltılacak.
-Komitelerin maaş ve ödenekleri için tavan fiyat en fazla 10 milyon Lübnan lirası olacak.
-Tüm yöneticilerin maaşları azaltılacak ve 8 milyon Lübnan lirasını aşmayacak.
-Yargıçların maaşları 15 milyon Lübnan lirasını aşmayacak.
-Banka ve sigorta şirketlerine %25 oranında vergi getirilecek.
-Ordu ve güvenlik güçleri için tüm emeklilik kesintileri kaldırılacak.
-Asker maaşlarına tavan ayarlaması yapılacak ve bu oran bakanların maaşlarını aşmayacak.
-Enformasyon Bakanlığı gibi bakanlıklar ve konseyler kaldırılacak.
-Lübnan Merkez Bankası ve diğer bankalara 3 milyar dolar destek sağlanacak.
-Yağmalanan fonların geri kazanımı ve yolsuzlukla mücadele için açık bir mekanizma oluşturulmasını öngören yasa kabul edilecek.
-Telefon ve kamu hizmetlerine yönelik vergiler iptal edilecek
-Maaş kesintilerine yönelik öneriler iptal edilecek
-Konut kredileri eski hale getirilecek
-Banka kazancı vergisi artırılacak
-Cep telefonu sektörünü özelleştirme teklifi sunulacak
Lübnan hükümeti “Arap Baharı”ndan gerekli dersleri çıkarmış olacak ki, halk sokaklara çıkar çıkmaz iktidarını koruyabilmek için geri adım atarak tavizler vermeye başladı. Ancak geçtiğimiz yıllardan ayaklanma deneyimine sahip Lübnan halkı, bu rüşvetlere kanmaya niyetli görünmüyor ve sokakları terk etmeyeceklerini duyuruyor. Halk, hükümetin istifasını talep ederek genel grevlerin sürdürülmesi ve yolların kapatılarak meydanların doldurulması çağrısı yapıyor. Eylemler sadece Beyrut’ta değil Cebel-i Lübnan, Trablusşam, Akkar, Sayda, Sur, Baalbek, Nebatiye ve diğer pek çok kentte de kitlesel şekilde sürüyor.
Lübnan halkının önünde iki yol var. Hükümetin yaşamlarını iyileştirmek için vaadettiklerini kabul ederek evlerine dönmek ve sokaklara çıkmak için bir sonraki genel bahaneyi beklemek yahut evlerine dönmeyerek başladıkları işi sürdürerek iktidarı devirmek...