Boğaziçi Üniversitesine atanan Kayyum Rektör Melih Bulu tarafından derslerine son verilen Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü öğretim üyesi Feyzi Erçin öğrencilerin kurduğu çadırda ders anlattı. Öğrenciler açıklama yaparak hocalarıyla dayanışma içinde olacaklarını ve kayyumlar gidinceye kadar mücadelenin süreceğini belirtti.
Prof. Dr. Melih Bulu’nun AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesi’ne atanmasının ardından öğrencilerin başladığı protesto eylemleri 149 gündür sürüyor. Öğrenciler rektörlük önünde çadır kurup açık alanda ders yapmaya etkinlikler düzenlemeye devam ediyor.
Akademisyenler ise 99 gündür her gün saat 12.00’de rektörlük önünde sırt dönerek kayyum rektörleri protesto eylemi yapıyor. Mezun öğrenciler ise, eyleme internet üzerinden katolarak destek veriyor.
Bulu’nun yardımcısı Prof. Dr. Naci İnci tarafından Boğaziçi Üniversitesi Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü hocası Feyzi Erçin’in sekiz yıldır sürdürdüğü derslerine ‘Öğrencilere verdiği harf notlandırmasında sorun görüldüğü ve eğitim ve öğretim kalitesini olumsuz yönde etkilediği’ gerekçesiyle son verildi.
Dün mğrencilerin Erçin için yaptığı eyleme polis saldırmış ve öğrencileri okul dışına çıkarmıştı. Bugün ise Feyzi Erçin direniş çadırında ders işledi.
Öğrenciler kayyum rektör ataması, Erçin'in görevden alınması ve öğrencilere yönelik saldırılara ilişkin açıklama yaparak "Boğaziçi Üniversitesi’nin öğrencilere destek veren önemli bileşenlerinden biri olan hocalarımızı bizlerden almaya çalışan, insani değerleri ayaklar altına almak isteyen, bizi evimizden yurdumuzdan kovmaya çalışan kuklalar ve onların uzantılarına hiçbir yere gitmediğimizi, her icraatlerinin direnişimizi daha da güçlendirdiğini göstermek için Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri olarak direnişin 149. gününde de nöbetteyiz!" diye vurguladı.
"Kayyumların Elini Güçlendirme Çabası"
"Naci İnci, Melih Bulu ve adını söylemeye gerek dahi duymadığımız diğer kayyum çetesi üyeleri! Direnişe devam eden Boğaziçi öğrencileri olarak hep bir ağızdan haykırıyoruz: Direnişimiz hepiniz tek tek istifa edene ve taleplerimiz gerçekleşene kadar sürecek" diyen öğrenciler kendilerine destek veren hocaları okuldan uzaklaştırarak yerlerine hiçbir vasfı olmayan yandaşlarını yerleştirme çabalarına ilişkin ise öğrencilerin güçlü dayanışmasına karşı ellerini güçlendirme çabası olduğunu ifade ederek "Güç ve para hırsı üzerine kurduğunuz sahte ilişkilerinizin hiçbiri, Feyzi Hoca’nın herhangi bir öğrencisiyle geçirdiği bir dakikalık sohbetten daha samimi olamayacak" dedi.
"İnci Utançla Anılacak Bulu Hatırlanmayacak"
Öğrenciler açıklamada kayyum rektör ve yardımcısına seslenerek "Size acıyoruz, çünkü sizler ne sevgiyi, ne beraberliği hissetmişsiniz! Siz sadece bütün haysiyetinizi, batmakta olan bir iktidara yaranıp para ve mevki kazanmak icin satmışsınız. Sizlere acıyoruz çünkü bizim dayanışmamızı hiçbir zaman hissedemeyeceksiniz.
Naci; senin okuluna, meslektaşlarına, öğrencine ihanetin hiçbir zaman unutulmayacak. Gittiğin her yerde her zaman okuluna getirdiğin utançla anılacaksın.
Melih, sen büyük ihtimalle anılmazsın bile açıkçası. Rastgele bir Akpli politikacı olarak getirildiğin konumun ve yaptığın intihallerle torpille geçtiğin okullarından dolayı zaten senin normal bir ülkede herhangi bir eğitim kurumunun 1 kilometre uzağından bile geçememen gerekirdi! Sana çok söze gerek yok, kimse de çok hatırlamaz zaten seni" ifadelerini kullandı.
"Kapılar Kameralar Hurdacıya..."
Okula Melih ve yancıları tarafından yaptırılan kapılar ve kameraların ise Melih Bulu gittiği gün hurdacılara teslim edileceğini, aldıkları parayla da BUHAY’a bağışta bulunup kampüsdeki hayvan dostlarının ihtiyaçlarını karşılayacaklarını belirtti.
"Yalnızlığa Mahkum Yaşayacaksınız"
Öğrenciler yaptıkları açıklamada "Direnişimizin kazanımlarını şimdilerde çok daha net görüyoruz. Feyzi Hocamıza saldıranlar, karşılarında direnmeseydik çok daha korkunç icraatlerde bulunacaklarını gösteriyorlar. Feyzi Hocamızın öğrencileri için yaptığı fedakarlıklar asla unutulmayacak, biz de öğrencileri olarak sonuna kadar onun yanında olacağız, o asla yalnız kalmayacak, sizler ise yalnızlığa mahkum yaşayacaksınız!" diyerek taleplerini ise şöyle sıraladı
1- Başta Melih Bulu olmak üzere; Naci İnci, Fazıl Önder Sönmez ve Gürkan Kumbaroğlu’ndan oluşan kayyum kadro ve tüm kayyumlar derhal istifa etsin.
2- Hukuksuzca davalar acilan tum arkadaslarimizin dava surecleri sonlansin.
3- Üniversite rektörleri, üniversitelerin tüm bileşenlerinin dahil olduğu bir seçim ile belirlensin.
4- Okulumuza açılmaya çalışılan kayyum fakülte kararları geri çekilsin.
5- Usulsüzce kapatılan BÜLGBTİ+ Çalışmaları Kulübü’ne kulüp statüsü geri verilsin.
6- CİTÖK öfisini fiilen durdurmaya yönelik tüm kararlar geri çekilsin.
7- Kampüslerimizi abluka altına alan polis okulu terk etsin.
8- Bir darbe kurumu olan Yüksek öğretim kurumu kapatılsın.
9- LGBTİ+ öğrenciler ve tüm LGBTİ+ların temel insan hakları ve tüm anayasal hakları tanınsın.
Boğaziçi Üniversitesi Genel Sekreterliğine ise Nedim Malkoç'un atandığı öğrenildi. Osmanlı Eğitim Ocakları Kocaeli şubesi başkan vekilliği de yapmış olan Malkoç'un ayrıca yakın bir akrabası da kamu başdenetçisi ve cumhurbaşkanı eski başdanışmanı Şeref Malkoç olduğu belirtildi.