Gençlik Örgütleri, Kadıköy'deki Suruç anmasında gözaltına alınan ve serbest bırakılmayan 12 kişi için Kartal'daki Anadolu Adliyesi önünde açıklama yaptı , "Adaleti birleşik mücadelemizi büyüterek biz getireceğiz" dedi.

Gençlik örgütleri, Suruç katliamının 6. yılında Kadıköy'de yapılan eylemde gözaltına alınan ve serbest bırakılmayan 12 kişinin sevk edildiği Kartal'daki Anadolu Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.

"Suruç İçin Adalet Herkes İçin Adalet" yazılı pankartın açıldığı eylemde konuşan Ekinsu Gündoğan, "20 Temmuz 2015’te 'Beraber savunduk, beraber inşaa edeceğiz’’ şiarıyla birçok kentten bir araya gelen devrimciler Kobanê’nin yeniden inşaası için yola çıktılar. Savaşın talan ettiği bir kenti düşleriyle kurmak isteyen yoldaşlarımız Suruç’a vardıklarında barbar IŞID çetesi tarafından bombalı bir saldırı sonucu katledildi. Devletin açıkça desteklediği, 'öfkeli gençler’ olarak tanıdığı, tırlarla silah yardımı yaptığı IŞID 33 devrimciyi katletti. Gezi'den Rojava’ya uzanan bir serüvenin coşkusuyla yola çıkan yoldaşlarımız, egemenlerin yarattığı yağma, talan ve halkların inkârı karşısında sınırsız ve sınıfsız bir dünya için devrimi savunanlardır" dedi.

Türk Devletinin Tarihi Katliamlar Tarihidir Türk devletinin tarihi katliam ve yalanlar tarihi olduğunu vurgulayan Gündoğan, "Suruç katliamı ne bu topraklarda ilk katliamdır ne de son olmuştur. HDP'li Deniz Poyraz'ı katledenler, sokak ortasında Hrant Dink’i vuranlar, Gezi'de bir çok yoldaşımızı ve Berkin Elvan’ı 15 yaşında katledenler, Ankara’da 102 yoldaşımızı bombalı bir saldırıyla katledenler aynıdır. Katilleri tanıyoruz; azmettiricileri de ayan beyan ortadadır" dedi.

 

Gündoğan, "Katliamın sorumlularının, IŞİD’i besleyenler, barındıranlar, silahlandıranlardır. Emri verenin kim olduğu bellidir; katliamı devlet ile IŞİD birlikte gerçekleştirdi. Gezi'de direnenlerden Kobanê'de direnenlere köprü olmak istedi 33 düş yolcusu. Devletin saldırmasının nedeni de tam olarak buydu; bu toprakların işçi sınıfı ve ezilenlerinin Kürt halkıyla buluşmasını istemediler, devrime dokunmasını istemediler" dedi.

Bugün ekonomik ve siyasi kriz içerisinde olan sistemin, çürümüşlüğünü toplumun her yerinde var etmeye çalıştığını, işçileri emekçileri açlığa mahkûm ettiğini, kadınların karşısına her gün erkek şiddetini çıkardığını, öğrencileri akademiyi biat ettirmeye çalışırken, LGBTİ+lara yaşam alanı tanımadığını belirten Gündoğan "Yüzsüzce bizlere 'porsiyonlarınızı küçültün' çağrısı yapanlar, HDP’ye dönük saldırılarını gün be gün arttıranlar bilmelidir ki bu topraklarda özgürlük mücadelemiz sizleri tarihin çöplüğüne gönderene dek devam edecek" dedi. İşçilerin eylrnletibr ve Boğaziçi Üniversitesi'ndeki kayyum rektöre karşı eylenleri hatırlatan Gündoğan, "Taksim’in her sokağı gökkuşağına boyanmışken, kadınların öfkesi sokak sokak büyüyüp barikatları katillerin tecavüzcülerin kafasına yıkarken örgütlü gücümüzle bu düzenin altını üstüne getireceğiz" dedi.

Korkuları Sarayların Duvarlarını Aşıyor Gündoğan "Maden işçilerini katledenlerden hesap sormak için 'öyle mi alay komutanı' cüretiyle jandarmanın üzerine yürüyen işçileriz, Migros işçilerinin hakkını vermeyen Tuncay Özilhan’ın evinin kapısına dayanan 'sahip olduklarınız bizden çaldıklarınızdır, korkun yine geleceğiz' diyerek haklarını arayan işçileriz, kayyum rektörleriyle akademinin biat edeceğini sananlara karşı 6 aylık direnişle kayyum Melih’i yollayan öğrencileriz, İkizdere’de doğasını katleden Cengiz’e ve onların koruyucusu devletin karşısına dikilip doğamızı katledemezsiniz diyen İkizdereli kadınlarız, HDP’yi hedefe koyan iktidardan güç alıp Deniz Poyraz’ın katledilmesine karşı 'bir deniz gider bin deniz geliriz' diyen devrimcileriz biz. Her yerdeyiz direniyoruz ve biliyoruz bu direnişten nasıl korktuklarını. 'Ağzını açanı alın' emri, Saray’ın telâşının en açık ifadesidir. Korkuları, saraylarının duvarlarını, kendi boylarını aşıyor" dedi.

Suruç'ta ölümsüzleşen 33 düş yolcusunun ardından 6 yıldır adalet mücadelesini bu sokaklarda sürdürdüklerini söylenen Gündoğan. "6 yıldır gerçek sorumlular, siyasi sorumlular yargılanmadı" dedi.

 

"Suruç'a Adaleti Birleşik Mücadelemizlr Getireceğiz"

Gündoğan, "7 Haziran 1 Kasım arasındaki defterleri açıkça bildiğini ilan edenler tanık dahi sayılmadı. Hatta bu katliamda suçlanan yitirdiklerimiz oldu. Yüzde 50 kusurlu ilan edildi Kobanê yoluna düşenler. Bizim adalet çağrımız bu topraklaradır. İşçilere, emekçilere, kadınlara ve LGBTİ+'lara, Kürt ve Alevi halklarımıza bizim çağrımız. Çağrımız bu toprakların gençliğine. Adaleti bizi katledenlerin saraylarından, mahkemelerinden beklemiyoruz. Mücadeleden, sokaktan, barikattan, hesaplaşmalardan bekliyoruz. Biz adaleti ezilenlerden bekliyoruz. 6 yıldır 'Suruç için adalet herkes için adalet' şiarını büyütmeye devam ediyoruz, herkes için adaleti de birleşik, mücadeleyi büyüterek biz getireceğiz" dedi.

Açıklamanın ardından kitle gözaltındaki 12 kişinin serbest bırakılana kadar adliye önünde bekleyeceklerini belirtti. Gözaltına alınanların tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildiği belirtildi.