Cumartesi Anneleri, kayıplarının akıbetini sormak ve faillerin açığa çıkarılması için 25 Haziran günü 900. haftada da Galatasaray Meydanı’nda idi. Cumartesi annelerinin burada polis saldırısıyla gözaltına alınmalarını protesto için bugün Çağlayan İstanbul Adliyesi’nde suç duyurusu ve açıklama yapıldı.
Cumartesi Anneleri ile İHD İstanbul Şube yöneticileri ve hak savunucuları İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusu dilekçelerini ilettikten sonra adliye önünde bir basın açıklaması yaptı. "Anayasanın Güvencesinde Olan Toplanma Özgürlüğümüzden Ve Galatasaray'dan Vazgeçmeyeceğiz" pankartı açılan açıklamada İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, Cumartesi Annelerinin 900 haftadır kayıp yakınlarını aradığını söyleyerek, "900 haftadır ısrarla sürdürdüğümüz bu mücadele maalesef 900'uncu hafta da engel ile karşılaştı. Uluslararası sözleşmelerinde ki haklarımıza rağmen AİHM kararlarına rağmen barışcıl toplanma hakkımız, ifade özgürlüğümüz bir kere daha engellendi. Hakikat ve adalet arayışımız bir kere daha engellendi” dedi.
Yoleri, hukuk dışı engellemelere, yasaklamalara ve gözaltı uygulamalarına dair suç duyurusunda bulunduklarını söyleyerek “Savcıları göreve davet ettik. Savcıların bu işlenen suçlarla ilgili soruşturma açmasını ve bu hukuksuz uygulamalarını durdurmalarını istedik. Savcılığın nasıl bir tutum alacağını hep beraber izleyeceğiz" dedi.
Kayıp yakını Maside Ocak da "Bu talepler bizim anayasal haklarımızdı. Her zaman önümüze hukuka aykırı olarak şiddeti çıkaranlara bir kez daha buradan suç duyurusunda bulunarak cevap vermiş olduk. Bugün buradayız her yerdeyiz. Anayasal haklarımızı, hakikati, adaleti aramaya devam edeceğiz. Haklarımızı savunmaya devam edeceğiz. Son kaybımız bulunana kadar vazgeçmeyeceğiz. Kaybedenler yargılanıp ceza alıncaya kadar vazgeçmeyeceğiz" dedi.
Cumartesi Annelerinden Hanife Yıldız, “Polis kamerası nerede? Beni kolumdan tutup gözaltına alıyorsunuz ya, keşke koluma girip gel oğlunun mezarı ve failleri burada deseniz. Adalet ve Kalkınma Partisi diyorlar. Biz adaleti görmedik. Annelere Diyarbakır’da çadır kuruyor ya bize de Galatasaray’da kursun. Orada evladımı arayayım” diye seslendi.
Mikail Kırbayır ise, abisinin darbeciler tarafından katledildiğini hatırlatarak “O gün bugündür darbecilerin yargılanması için mücadele ediyoruz. Biz darbe ve darbe sonuçlarına karşı çıkarken onlar onları korudu kolladı. Bu hafta eylemimizde kelepçeyle gözaltına aldılar bizi. Hani siz darbeye karşıydınız” diye sordu.
İrfan Bilgin de, “24 yıl o meydanda barışçıl bir oturma eylemiyle oturduk. Barışçıl eylem olması Süleyman Soylu’nun gözüne battı. Şimdi o meydanda polisler silahları ile duruyor. Bu çok mu güzel bir görüntü. Biz taleplerimizi sonun kadar savunacağız” diye konuştu.