İstanbul Tabip Odası, emek ve meslek örgütleri, İstanbul Tabip Odası'nda bir araya gelerek, iktidar tarafından hedef gösterilen ve gözaltına alınan TTB Merkez Konseyi Başkanı Fincancı'nın ömrünü bilime, hekimliğe ve insan hakları mücadelesine adamış bir insan olduğunu ve Fincancı'nın yalnız olmadığını ve derhal serbest bırakılmasını istedi. TTB başta olmak üzere bir çok meslek örgütünün hedef gösterildiğini belirten hekimler meslek örgütleri TTB’ye de sahip çıkacaklarını belirtti.
İstanbul Tabip Odası’nın çağrısıyla hekimler, emek ve meslek örgütleri "Şebnem Korur Fincancı Yalnız Değildir! Meslek Örgütümüze Sahip Çıkıyoruz!" şiarıyla Cağaloğlu'nda bulunan İstanbul Tabip Odası'nda basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısına İstanbul Tabip Odası Başkanı Nergiz Erdoğan, Prof. Dr. Gençay Gürsoy, Prof. Dr. Selçuk Erez, Prof. Dr. Raşit Tükel, çok sayıda emek ve meslek örgütleri ile Mücadele Birliği’nin de aralarında olduğu bir çok kurum temsilcisi katıldı.
İstanbul Tabip Odası Başkanı Nergiz Erdoğan, Prof.Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın iyi bir hekim olmakla birlikte kendini bilime ve insan hakları mücadelesine adamış bir insan olduğunu ve bilimsel olarak yaptığı bir açıklama nedeniyle gözaltına alınmasının kabul edilemeyeceğini belirterek basın metnini okudu.
"TTB, Özveriyle Çalışan Hekimleri Barındıran Bir Kurumdur"
Türkiye hekim hareketinin yüzlerce yıllık bir geçmişe sahip olduğunu, Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) ise yetmiş yıla varan geçmişiyle ülke tarihinde son derece önemli yeri olan bir kurum olduğunu, bir ülkenin toplumsal, sosyal yaşamında, demokrasinin, özgürlüklerin tesisi ve korunmasında kurumların yerinin tartışmasız olduğunu belirten Erdoğan, “TTB pandemi döneminde canı pahasına fedakârca halkına hizmet etmiş, bu uğurda onlarca meslektaşını kaybetmiş hekimlerin çatı örgütüdür. Yaptıkları cansiperane hizmetlere karşın son yıllarda sağlık sisteminin içine sokulduğu çıkmaz ve yönetimin itibarsızlaştırması sonucu sağlıkta şiddetin doruklara vardığı, neredeyse her yıl bir üyesinin katledildiği, her gün onlarcasının şiddete maruz kaldığı, özveriyle çalışan hekimleri barındıran bir kurumdur” dedi.
“Fincancı Ömrünü İnsan Hakları Mücadelesine Adamış Uluslararası Çalışmalarda Yer Almış Bir Hekimdir”
TTB’nin yaşadıkları tüm olumsuzluklara karşın halen gece gündüz demeden çocuk, genç, yaşlı halkın sağlığı ve iyi hekimlik için çalışan hekimlerin örgütü olduğunu belirten Erdoğan, “Şebnem Korur Fincancı böylesi bir kurumun başkanıdır. Mesleki ömrünü insan hakları mücadelesine adamış ve Türkiye'nin bu konuda kilometre taşlarından birisi olmuştur. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (THİV) Başkanlığı yapmıştır. Birleşmiş Milletler tarafından işkencenin saptanmasında uluslararası standart kılavuz olarak kabul edilen silinmeyecek İstanbul Protokolü belgesinin oluşturucuları arasında yer almıştır. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) Kadına Yönelik Cinsel Şiddet Araştırması ve El Kitabı çalışmalarında yer almıştır” dedi.
“Fincancı’nın Gözaltına Alınması Hukuka Aykırıdır”
TTB'ye yapılan saldırıya gerekçe gösterilen açıklamaların bir bilim insaninin uzmanlık alanına dair izlenimlere dayandığını, buna karşın kendisine yapılan gözaltının hukuka aykırı, hukuk boyutlarını aşan orantısız bir girişim olduğunu vurgulayan Nergiz, Savcılık makamına giderek ifade vereceğini yazılı olarak bildiren bir insanın gözaltına alınmasının hukuka aykırı ve kabul edilemez olduğunu belirtti.
“Meslek Örgütümüze ve Fincancı’ya Yönelik Saldırılara Karşı Mücadeleyi Sürdüreceğiz”
TTB'nin bir linç kampanyasına ve kapatılma tehdidine maruz kalmasına varan bu uygulamanın demokrasi ve halkın sağlığına yönelik en ağır saldırı olduğunu da ifade eden Erdoğan, son yıllarda dozu giderek artan ve konser yasaklamalara kadar varan bu saldırıların her türden muhalif görünen sesi susturmaya azmetmiş, akıl dışı bir zihniyetin ürünü olduğunu söyledi.
Tarihinin her aşamasında ve her koşulda halkın sağlığı ve iyi hekimlik için çalışan, ülkenin demokratik yaşamında vazgeçilmez bir yeri olan TTB gibi köklü bir kuruma yapılan saldırı ve kapatma girişiminin demokrasi ve özgürlükler anlamında çok ciddi yıkımlara yol açacağını belirten Erdoğan, “İstanbul Tabip Odası, TTB başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın açıklamaları bahane edilerek yıllardır sürdürülen TTB'yi kapatma girişimleri karşısında hukuktan ve tabanından aldığı güçle her tür saldırıya karşı mücadelesini sürdürecektir” dedi.
“Şebnem Hoca Derhal Serbest Bırakılmalı”
Basın açıklamasının arından Prof. Dr. Gençay Gürsoy ve Prof. Dr. Selçuk Erez, iyi hekimlik için mücadele eden Şebnem Korur Finca’nın yalnızca TTB Merkez Konsey Başkanı olmadığını kendisini bilime, insan hakları mücadelesine adamış, bir çok bilimsel araştırmada, ulusararası çalışmalarda yer almış, dünyanın da takdir ettiği değerli bir bilim insanı olduğunu belirterek, Şebnem Korur Finca’nın gözaltına alınmasının hukuki hiçbir dayanağı olmadığını ve gözaltına alınmasının kabul edilemeyeceğini vurgulayarak, Fincancı’nın derhal serbest bırakılması gerektiğini vurguladılar.
İstanbul Tabip Odası üyeleri, emek ve meslek örgütleri Prof.Dr. Şebnem Korur Fincancı'nın serbest bırakılması için İstanbul Tabip Odası'nda yapılan açıklama sonrası bina önünde alkışlar eşliğinde "Şebnem Hoca Onurumuzdur", "Şebnem Hoca Serbest Bırakılsın", "Faşizme Karşı Omuz Omuza" sloganları attı.