TMMOB 5. Kadın Kurultayı 30 Eylül’de Adana’da “OHAL’de Kadınız” başlığı altında gerçekleştirildi.
Kadın Kurultayı sinevizyon gösterimiyle başladı. Ardından TMMOB İKK Adana Çalışma Grubu Sekreteri Makina Mühendisi Arzu Özdal İdem, ülkemizde giderek muhafazakârlaşan süreç yaşandığını belirterek, “Cinsiyete dayalı ayrımcılık hem aile içinde hem de kamusal alanda varlığını sürdürmektedir” dedi
İdem, “Biz TMMOB Mühendis Kadınlar; kadını ret ve inkâr eden, kadını eşit ve özgür bir insan olarak görmeyen her türlü ideolojiye karşıyız. Kadın ve erkeğin eşit bir şekilde, yan yana yaşamın her alanını paylaşması ve omuz omuza mücadele etmesi gerektiğini savunuyoruz. TMMOB Kadın Kurultaylarının amacı, örgütlü mühendis kadınların özgün ihtiyaçlarının tespiti, özel ve kamusal alanda var olan cinsiyetçi politika ve uygulamaların saptanarak çözüm önerilerinin geliştirilmesi, cinsiyet eşitliği politikaları geliştirilerek, mesleki politikaların bir parçası haline getirmektir.
‘Özgür, çağdaş, demokratik, sosyal, eşitlikçi ve barış içinde’ bir Türkiye için, dün olduğu gibi bugün de mücadele edeceğimizi, kadın bedeni üzerinden devam eden tüm dayatmacı ve baskıcı politikalara karşı toplumun tüm kesimleri ile birlikte mücadele edeceğimizi bir kez daha söylüyor ve diyoruz ki , adalet, aşk, emek, sevgi ve tabi ki barış kazanacak bir gün mutlaka özgürlüğün penceresi aralanacak. Söyleyecek sözümüz, değiştirecek gücümüz var! Yaşasın TMMOB, yaşasın örgütlü mücadelemiz!” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Ardından “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisine imza attığı gerekçesiyle ihraç edilen Prof. Dr. Ayşe Gül Yılgör, “Olağanüstü Hal koşulları, Kanun Hükmünde Kararnamelerle yapılan düzenlemeler ve işten atmalar, Anayasa Değişikliği Kadınlara yansımaları” üzerine konuştu. Konuşmasında İnsan Hakları Ortak Platformu (İHOP) raporlarının verilerine dayanarak, OHAL sürecinde 28 KHK’nın yayınlandığını, 113.440 kişinin ihraç edildiğini, en az 110.000 kişinin gözaltına alındığını, 65 gazetenin, 34 radyonun, 31 televizyonun, 1412 derneğin, 15 üniversitenin kapatıldığından söz etti. Ayrıca bu sürecin bu şekilde devam edemeyeceğini, haklı olanların bizler olduğunu ve ihraç edilen akademisyenlerin Mersin’de oluşturduğu Kültürhane’nin bir umut ışığı olduğunu söyledi.
Daha sonra Çukurova Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işıl Var “Mühendislik Eğitiminde Cinsiyetçilik” hakkında bir sunum yaptı. Sunumunda kadınların iş hayatında yaşadığı sıkıntılara değindi ve dünyada, Türkiye’de sürekli kullandığımız aletlerin birçoğunun aslında kadınlar tarafından bulunduğunu bizlere göstermiş oldu.
Adana 5.Yerel Kadın Kurultayı'nın son bölümünde kamu kurumları ve özel kuruluşlarda, yeraltı, arazi, şantiye, fabrika, ofis vb. işyerlerinde çalışan mimar, mühendis ve şehir plancısı kadınların çalışma yaşamında karşılaştıkları sorunlar ve çözüm önerileri tartışıldı. Söz alan konuşmacılar kadınların iş yaşamındaki sorunlarını dile getirdi. Emekçi Kadınlar(EKA) adına konuşan arkadaşımız da, OHAL’de kadınlara olan saldırıların, gericiliğin daha da arttığına; iş hayatında olan kadınların patronları, iş arkadaşları tarafından mobbinge uğradığına, bazı mesleklerin “erkek mesleği” olarak görülmesinden kaynaklı kadınların bu alanda kendilerini var edemediğine ve kadınlara daha lisedeyken baskı yapıldığına değindi. Konuşmasını, kadınların var oldukları alanlarda bir araya gelip sorunlarını tartışıp, ona göre çözümler üretmesi gerektiğini ve ancak örgütlü bir şekilde hareket ederek işyerlerindeki sıkıntılara cevap olunabileceğini söyleyerek bitirdi.