Haber portallarına düşen yeni bir haber: yemek hırsızlığı. İstanbul'da evlere verilen yemek siparişlerini taşıyan kuryeler soyuluyor.
İlk anda “bu kadar da olmaz artık” diyorsunuz, “o da çalınır mı?” Ve hemen ardından alarm zilleri çalmaya başlıyor beyninizde: “İnsanlar aç!”
Yoksulluğun geldiği boyutu görüyoruz bir kez daha. Hemen her kesimden insanların artık “açız” dediği, açlık ve yoksulluktan intihar ettiği günümüzde, insanların kuryelerden yemek çalması hiç de şaşırtıcı değil. Bebek mamalarına çalınmaması için alarm takılması örneği, açlığın ve çaresizliğin geldiği noktanın bir göstergesi.
18 yıl önce Arjantin'de yaşanan isyan ve ayaklanmalarda halkların marketleri, işyerlerini yağmaladığı günlerde Türkiye burjuvazisi, “Türkiye'de yaşanmaz öyle şeyler” diyerek halkın “kul hakkı”na inanıyor olması ile avunuyordu.
Ancak geçen yıllar boyunca sermaye sınıfının her tür insani değeri yok ettiğine, paradan başka değer tanımadığına tanık olan halklar aç kaldıklarında, bireysel hırsızlıklar, kitleel yağmalara dönüşecek... Tıpkı Nijerya gibi...