Haber

İstanbul’da HDK Genel Merkezi gece saatlerinde polis tarafından basıldı. Binada kimse yokken kapıyı kırarak baskın yapan polis büroyu dağıttı ve dijital materyallere el koydu.

Aynı saatlerde İstanbul'un 15 ilçesinde yapılan operasyonlarla da 26 kişi hakkında çıkarılan gözaltı kararı gerekçesi ile 28 adrese baskın yapıldı, soykırım operasyonları düzenlendi. doğrultusunda gece geç saatlerde başlatılan operasyon kapsamında 28 adrese baskınlar yapıldı.

Saat 14.30’da HDK Genel Merkezi önünde bir basın açıklaması yapılarak operasyon protesto edildi. Basın açıklamasına HDP Eş Sözcüsü İdil Uğurlu, HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, milletvekilleri ve çok sayıda kurum temsilcisi katıldı.

"Gözaltılar, Baskılar, Tutuklamalar Mücadelemizi Engelleyemez" pankartının açıldığı eylemde, "Faşizme Karşı Omuz Omuza", "Baskılar Bizi Yıldıramaz", "Direne Direne Kazanacağız" ve "Yaşasın Devrimci Dayanışma" sloganları atıldı.

HDK Eş Sözcüsü İdil Uğurlu, her güne yeni bir gözaltı saldırısı ile uyandıklarını belirterek, gece yarısı kendilerine haber dahi vermeden Genel Merkez binalarının basıldığını, içeride bulunan bilgisayar ve kitaplara el konulduğunu söyledi.

Erdoğan ve iktidar temsilcilerinin yine "yargı reformu" yapacaklarından söz ettiklerini anımsatan Uğurlu, "Bu reformlar bize operasyon olarak dönüyor, her defasında" dedi.

Uğurlu, işçi ve emekçilere çağrı yaparak konuşmasını sonlandırdı: "Ses çıkarın, eşitlik ve özgürlük mücadelesi verenlerin yanında olu,n yoksa yarın sizin de kapılarınız kırılabilir."

İktidarın, beş yıldır yönetememe, ayakta durma halini HDP ve HDK başta olmak üzere toplumsal muhalefete saldırarak örtbas etmeye çalıştığını belirten HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Başaran, "en büyük suçlu, biz de ve bizim kurumlarımız da suç arıyor" dedi.

İktidarın "reform" söylemleriyle aslında bir kez daha kaybettiğini gösterdiğine dikkat çeken Başaran, "barış, demokrasi ve özgürlük kazanacak. Tekçi rejiminiz karşısındaki alternatif büyüyor. Bundan dolayı saldırıyorsunuz ama kurtulamayacaksınız" dedi.

Gözaltıların derhal serbest bırakılması istenen açıklama, sloganlarla sona erdi.