Suruç katliamı davası, davanın tek sanığı Yakup Şahin'e 34 kez ağırlaştırılmış müebbet, 70 kez müebbet ve bin yıldan fazla ceza vererek kapattı. Duruşmaya katılanlar kararı, "Suruç'un Hesabı Sorulacak" sloganıyla protesto etti. Karar sonrası yapılan açıklamada, mahkeme heyetinin kararının yok hükmünde olduğu belirtildi. Açıklamada, sokak sokak adalet mücadelesinin sürdürüleceği belirtildi.
Suruç katliamında, bugüne kadar iktidar IŞİD çetesi korudu. Davada sadece tek sanık yargılandı. 33 gencin katledildiği 100'den fazla kişinin yaralandığı katliamın davasında ölenlerin aileleri ve yaralılar suçlu ilan edilerek kapatıldı.
Sadece Tek Sanığa Ceza
Katliam davasını Yakup Şahin'e 34 kez ağırlaştırılmış müebbet, 70 kez müebbet ve bin yıldan fazla hapis cezası vererek kapatan Urfa 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi, yaralılar, aileler ve avukatlar hakkında suç duyurusunda bulundu.
Mahkeme Heyetinden Yaralılar Ve Avukat Hakkında Suç Duyurusu
33 sosyalisti katleden, 100'den fazla sosyalisti yaralayan IŞİD çetesinin gerçekleştirdiği katliamı ve iktidarın işbirliğini aklama çabasındaki mahkeme heyeti, duruşma salonunda yaptıkları savunma gerekçesiyle ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü, Suruç yaralıları Çağla Seven, Koray Türkay ve Feti Aydın ile Suruç İçin Adalet Platformu avukatlarından Sezin Uçar hakkında ise suç duyurusunda bulundu.
Sanık Kurban Seçildiğine İnanıyormuş!
Karar öncesinde mütalaaya ilişkin savunma yapan davanın tek sanığı Yakup Şahin, yine duruşma salonuna getirilmedi. SEGBİS üzerinde savunma yapan Şahin, "Dosyada kurban seçildiğime inanıyorum" dedi. İddianamenin mütalaaya yansıdığını söyledi ve mahkemeye inanmadığını belirtti.
Suruç davası avukatlarına hakaret eden Şahin, Suruç İçin Adalet Platformu avukatlarının kendisini adaletten mahrum bıraktığını ve suçsuz olduğunu iddia etti. Beraatını istedi.
Savunmasının ardından kararı SEGBİS üzerinden Yakup Şahin'in yüzüne okuyan heyet, 34 kez ağırlaştırılmış müebbet, 70 kez müebbet ve bin yıldan fazla hapis cezası verdi.
Katliamın Diğer Failleri İşbirlikçilerine Cezasızlık Ödülü
Mahkeme heyeti, İlhami Bali ve Deniz Büyükçelebi dosyalarının aramaları devam ettiği gerekçesiyle ayrılmasına da karar verdi. Katliamın işbirlikçileri ve diğer failleri ise cezasızlıkla ödüllendirildi.
Mahkemenin kararına aileler ve yaralılar duruşma salonunda, "Suruç İçin Adalet Herkes İçin Adalet", "Suruç'un Hesabı Sorulacak" sloganıyla protesto etti. Aileler, ise "Biz bitti Demeden Bu Dava Bitmez" dedi.
Suruç katliamı davası sonrasında yapılan açıklamada, mahkeme heyetinin kararının yok hükmünde olduğu belirtildi. Açıklamada, sokak sokak adalet mücadelesinin sürdürüleceği ifade edildi.
Duruşma sonrası jandarmanın Urfa Valiliği’nin yasağını gerekçe göstererek açıklama yapılmasını engelleme girişimine rağmen mahkeme önünde açıklama yapıldı.
"Bu Göstermelik Kararı Tanımıyoruz"
Mahkemenin kararına tepki gösteren ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü,, "Düpedüz hukuksuzluktur, bunu kararı tanımıyoruz. Suruç için adalet herkes için adalet mücadelesini her yerde sürdüreceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın" dedi.
"33 Düş Yolcusu Bir Kez Daha Katledildi"
HDP Sözcüsü Ebru Günay da 33 düş yolcusunun bir kez daha katledildiğini, faillerin bir kez daha korunduğunu kaydetti. Failin tek kişi olmadığına dikkat çeken Günay, "Bütün kirli dosyalarda olduğu gibi failler korundu, dosyanın üzeri kapandı. Roboski'den, Suruç'a, Ankara Gar katliamına tüm katliamlardaki gibi failler korundu. İktidar cezasızlık politikasıyla üzerini kapattı" diyerek 33 düş yolcusunun düşlerini mutlaka gerçekleştireceklerinin altını çizen Günay, failler halka hesap verene kadar mücadeleden vazgeçmeyeceklerini vurguladı.
"Katillerden Hesap Soruncaya Kadar Mücadele Edeceğiz"
"Bu dava hakikat davası, bu dava özgürlük davasıdır" diyen HDP milletvekili Murat Çepni ise 21'nci duruşmada bir devlet oyunuyla karşı karşıya kalındığını hatırlattı. Çepni, "Bırakın katliamın suçlularının cezalandırılmasını, davanın verdiği en somut karar yaralılar hakkında bir kez daha soruşturulması. Suruç yaralıları, aileleri 6 yıldır cezalandırılıyor; gözaltına alındılar, tutuklandılar, yerlerde sürüklendiler. Bu dava devlet dersinde işlenen katliamların meşrulaştırılmasıdır. Biz olduğumuz sürece bu dava bitmez. Bu davayı sokaklarda, bulunduğumuz her yerde, katillerden hesap sorana kadar sürdüreceğiz. Suruç için adalet herkes için adalet demeye, faşizme karşı birleşik mücadeleyi yürütmeye devam edeceğiz" dedi.
Gençlik Örgütlerinden Karar Protestosu
Gençlik Örgütleri, Suruç Katliamından çıkan kararı İstanbul ve /İzmir'de sokaklara çıkarak protesto etti.
İSTANBUL - Kadıköy Yeldeğirmeni Mahallesinde yapılan yürüyüşte ise 6 yıldır adalet mücadelesi yürüttüklerini ifade eden Gençlik Örgütleri, "Suruç katliamında 33 arkadaşımız devlet destekli IŞİD saldırında canlı bomba ile katledildi. Bugün Suruç için adalet demek Ankara Gar katliamı için adalet demektir. Bizler sokaklarda adalet mücadelesine devam edeceğiz. Suruç davası kapatılamaz" diye kaydetti.
Gençlik Örgütleri Kadıköy'de vapurda konuşmalar yaptı. 20 Temmuz 2015 tarihinde Urfa'nın Suruç ilçesinde sosyalist gençlere yönelik IŞİD'in katliam saldırısını anlatan Gençlik Örgütleri, "6 yıldır sorumluları aklayanlar, katliamcılar hakkında 'birkaç öfkeli genç' diyenler adalet mücadelemizin her anında karşımızda durdular. Sorumlular bilindiği ve delilleri olduğu halde mahkeme bugün verdiği kararla katliamı meşrulaştırmaya çalıştı" diye belirtti.
İZMİR -"Biz bitti demeden, bu dava bitmez" yazılı pankartla yürüyüş başlatan gençlere polis saldırdı. Saldırıya direnen gençler yürüyüşlerini ve sloganlarını sürdürdü.
Halkbank önünde açıklama yapan Gençlik Örgütleri, adaleti sokaklarda sağlayacaklarını belirterek, "Tarihi katliamlarla dolu faşist iktidara sesleniyoruz. Suruç için adalet demeye, 33'lerin düşlerini yaşatmaya, sokak sokak devam edeceğiz. Sokakları tercih ettik, adaleti buradan sağlayacağız" dedi.
Açıklama "Suruç İçin Adalet, Herkes İçin Adalet", "Amed, Suruç, Ankara, Hesap Sormaya" sloganlarıyla son buldu.