Devrimci Öğrenci Birliği’nin (DÖB) İstanbul Newroz'unda yapılan provokasyon girişimlerine dair açıklamasını paylaşıyoruz.
Devrimci Kamuoyuna, Türkiye ve Kürdistan Gençliğine;
İstanbul Newroz'unda Dün Gerçekleşen Saldırıya Dair Açıklamamızdır.
Demirci Kawa'nın yaktığı isyan ateşiyle, isyanımızı kuşanarak kutladık baharın gelişini. Türkiye ve Kürdistan'da faşizmin devrimcilere yönelik baskılarının, tutuklamalarının ayyuka çıktığı, toplumun ezilen tüm kesimlerinin baskı altına alınmaya çalışıldığı bir dönemde milyonlarca Kürt, Türk ve birçok ulustan insan dün Newroz alanlarına aktılar.
Newroz, Kürt halkı olmak üzere bu coğrafyada yaşayan tüm ezilen halkların faşizme karşı isyan günüdür. Faşizm; yıllardır Newroz'un bu anlamını unutturmaya, halkların alanlara gidişinin önünü kesmek için katliamlardan tutuklamalara birçok yolu denemiş; ancak bu amacına hiçbir zaman ulaşamamıştır. Newroz, Türkiye ve Kürdistan'da devrimci gençliğin iradesi ve fedakarlığıyla her yıl çeşitli biçimlerde kutlanmaya devam ediyor ve edecek. Faşizmin baskıları devrimci gençliği asla yıldıramaz!
Türkiye'de ve Kürdistan'da, Kürt gençliğinin devrimcilerle temasını koparmak, devrimci ve yurtsever çizgiyi tasfiye etmek için gençliği kendi yarattığı sahte kanallara itmeye çalışan faşizm; Hizbullahçı ve Nazist eğilimli siyasal oluşumlar yaratıyor, bunları palazlanıyor ve alanlarımıza kadar sokuyor. Dün (17 Mart) İstanbul ve İzmir Newroz'unda siyah bayraklarla, Nazi selamıyla yürüyüş yapan, devrimcilere ve LGBTİ+'lara saldıran nasyonalist oluşum da bunlardan biridir. Bizzat devlet eliyle örgütlenen, fonlanan ve puşi bile sokulamayan alana bu bayrakları rahatça sokup hiçbir şekilde engellenmeyen bu oluşum Newroz alanlarını provoke etmekten başka tek bir görevi olmayan bir oluşumdur.
Dün İstanbul'da ve İzmir'de Mücadele Birliği, EKA ve DÖB kortejlerine saldırmalarının altında yatan tek sebep budur. Polislerin yanından devlet korumasında rahatça hareket eden, ancak Denizlerin bayrağına saldırarak provokasyon girişiminde bulunmaya cüret eden bu işbirlikçi güruha hak ettiği yanıtı devrimci gençler, öğrenciler, işçiler ve emekçiler olarak verdik. LGBTİ+’lara alanda saldırarak şiddet uygulayan, kadınlara saldırıp şiddet uygulayan ve kadınları taciz eden bu güruh Newroz’da devlet yönlendirmesiyle güvensiz bir ortam oluşturmaya çalışmaktadır. Filistin ve Denizlerin bayrağına saldıran bu güruh bu alanlardan defedilmeye, yenilmeye mahkumdur.
Güney Kürdistan'da faşist devlet ile işbirliği yapanlar ve Newroz alanlarında bu provokasyonları yapanlar aynı güruhtur. Bu güruh Kürt milliyetçiliği ve ‘Kürdistanilik’ adı altında en başta Kürt halkına, kadınlara, LGBTİ+'lara ve bu toprakların her bir karışına kanı akmış devrimcilere düşmandır.
Kemalizmden kopuşu pratikte ilk başaran ve sermaye egemenliğine karşı savaşarak ölümsüzleşen Denizlerin bayrağını bugünlere kadar taşıyan Denizlerin yoldaşları bu bayrağı asla yere indirmeyecekler, onların anılarına ve yarattıkları değerlere saldıranlara geçit vermeyecekler! Kürt halkının özgürlüğünü sahte sözlerle değil ama gerçek eylem ve pratik hatta savunanlar olarak doğru bildiğimiz yolda yürümeye devam edeceğiz! İşçi sınıfının orak çekicini, devrimci slogan ve şiarlarımızı bütün alanlara taşımaya devam edeceğiz!
Bu gerici, burjuva anlayışlar kaybedecek, Kürt halkı ve devrimci güçler kazanacak!
Newroz Piroz Be!
Şimdi Devrim Zamanı!
DEVRİMCİ ÖĞRENCİ BİRLİĞİ (DÖB)