Gençlik Örgütleri olarak, Narin Güran'ın hesabını sormak için 10 Eylül akşamında Kadıköy Süreyya Operası'ndan rıhtıma yürüyeceğimiz ve basın açıklaması gerçekleştireceğimiz bir eylem çağrısı yaptık.

Bu çağrıdan sonra polis, Süreyya Operasından rıhtıma çıkan her sokağı kapattı, gözaltı araçları ile doldurdu. Ancak polisin bu yoğun ablukası, Kadıköy'ü tamamen kuşatması biz gençlerin yürüyüşüne de, basın açıklamasına da engel olmaya yetmedi. Kadıköy'ün ara sokaklarından yürüyüşümüzü başlattık ve barikatlara, engelleme çabalarına fırsat dahi vermeden Kadıköy sokaklarını sloganlarımızla ve ajitasyonlarımızla donatarak rıhtıma ulaştık. Narin için; kaybedilen, katledilen tüm çocuklar için ve artık başka çocukların katledilmemesi için tüm gençliği devrimci mücadeleye çağırdık.

Kapitalist sistemin bizi yalnızca geleceksizliğe sürükleyeceğini söyledik. Bu vurgularla basın açıklamamızı gerçekleştirdikten ve eylemi bitirdikten sonra alandan çıkarken bizleri yine abluka altına alan polis, aramızdan 6 genci çeşitli bahanelerle gözaltına aldı.

Faşizmin tüm çevik kuvveti Kadıköy'e yığması, eylemin gerçekleşmesine bu denli engel koyma çabası boşuna değil. Narin'in de, onun gibi katledilen tüm çocukların ve kadınların da katili olan devlet, artık korkuyor. Öfkenin bu kadar toplumsallaşmasından ve bir noktada patlak verecek olmasından korkuyor.

Korkmalılar da, çünkü biz devrimci gençler; çocuklara, kadınlara, işçilere ve emekçilere ölümden başka bir şey vadetmeyen bu kapitalist sitemden hesap soracağız!

İstanbul’dan DÖB’lü Öğrenciler