Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarının özelleştirilmesine karşı 20 Kasım 2024 tarihinde yaklaşık 500 maden işçisinin yeraltına inmesiyle başlayan eylemin 4. gününde, Maden Mühendileri Odası Çayırhan Maden İşçilerine dayanışma ziyaretinde...
Adana Emek Ve Demokrasi Güçleri, kayyum darbesine karşı İnönü Parkında açıklama yaptı.
Antakya Emek Demokrasi Platformu’nun çağrısıyla saat 17.00’de Antakya Sevsen Nevzat Şahin Ortaokulu karşında Dersim ve Ovacık’ta atanan kayyumlara karşı bir basın açıklaması gerçekleştirildi.
İzmir Emek Demokrasi Güçlerinin çağrısı ile çok sayıda kişi Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde Dersim'de atanan kayyumlara tepki göstermek için toplandı.
Emeğin Gücü Derneği, Serinyol'da, Samandağ ve Antakya'nın birçok mahallesinde yardım ve destek çalışmaları yürüttükleri destek noktasının yıkılmasına dair bir açıklama yayınladı: 6 Şubat depreminin üzerinden yaklaşık 2 yıl geçti. Depremin...
Yapı Yol-İş Sendikası, Adana'da SASA POLYESTER PTA Şantiyesinde Gemont Endüstri tarafından işçilerin gasp edilen haklarının ödenmesi için SASA Polyester'in Maslak'ta bulunanofisi önünde eylem yaptı.
Adana'da maaşlarının ödenmesi talebiyle 3 gündür eylemde olan SASA Polyestere ait PTA Üretim Tesisinin yapımını üstlenen Gemont'ta çalışan işçilere polis saldırdı, 12 kişi gözaltına alındı.
Dünya Kadın Konferansı’nın 4 Kasım günü Kassel'de düzenlenen Dünya Koordinatörleri toplantısında, dünya çapında kadınlara ve diğer cinsiyet kimliklerine bir tehdit oluşturan yükselen faşizme karşı kararlılıkla mücadele edileceği kararı alındı.
Adana'da SASA Polyester A.Ş. PTA Üretim Tesisinde, taşeron firma GEMONT'ta çalışan ve hakları gasp edilen Yapı-Yol İş Sendikası üyesi işçilerin eylemi ikinci gününde polis işçileri ablukaya aldı. İşçiler saatlerce polis ablukasında bekletilerek...
Yunanistan'da 20 Kasım Çarşamba günü 24 saatlik genel greve gidildi; eğitim, lojistik, inşaat, toplu taşıma ve sağlık gibi farklı sektörlerden işçiler onlarca şehirde sokaklara döküldü.
Siyonizm karşıtı bir Yahudi aktivist olan Lev Koufax, 7 Kasım günü Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da UEFA kupası maçları esnasında siyonist taraftarların çıkardığı olaylara ilişkin yazdı:
Bu yılki BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Taraflar Konferansı (COP29) 11 Kasım Pazartesi günü Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de başladı. Gündemde küresel sıcaklıkların artması ve gelişmiş ülkelerin iklim krizini hafifletmeye yönelik mevcut...
Kadıköy Belediyesinde, Genel-İş genel merkezinin işçilerin iradesini yok sayarak TİS imzalanmasının ardından Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 1 No'lu Şube yönetimi istifa etti.
Adana'da SASA POLYESTER A.Ş. PTA Üretim Tesisinde, taşeron firma GEMONT'ta çalışan işçiler Yapı-Yol İş Sendikası öncülüğünde gasp edilen hakları için yapılan eylemde patronları uyardı.
Ankara'da bulunan Çayırhan Termik Santrali'nde 900 maden işçisi, maden sahalarının özelleştirme kararına karşı kendilerini, bu sabah indikleri madene kapatarak eylem başlattı.
Bir çoğumuz 1931’de Berlin’de Dahlem Protestan Klisesi’ne papaz olarak atanan Martin Niemöller ismini duymamışızdır; ama onun ünlü “Naziler komünistleri alırken sesimi çıkarmadım, evet, ben bir komünist değildim. Sosyal demokratları hapsettiklerinde sesimi çıkarmadım, evet, bir sosyal demokrat değildim. Sendikacıları almaya geldiklerinde sustum, evet, ben bir sendikacı değildim... Sıra Yahudilere ya da diğerlerine geldiğinde ise ben zaten toplama kampındaydım” sözünü duymayan neredeyse yok gibidir.
Meclis’in dört burjuva partisi ortak açıklama yayımladı. AKP, CHP, MHP ve İYİP, ağız ve düşünce birliği (dileyen buna nefret birliği de diyebilir) içinde Ermenistan’ı kınadı.
Bu söz son süreçte Türk egemenleri tarafından sıklıkla kullanılmaya başladı. En son yine Çavuşoğlu, Ermenistan-Azerbaycan gerginliği dolayımıyla kullanmış; “Çözümsüzlükten fayda sağlayacağını düşünen Ermenistan yine haddini aşmıştır, bu defa yanıtını sahada almaktadır. Sahada ve masada can Azerbaycan’ın yanındayız” demiş.
Azerbaycan-Ermenistan sınırında çatışmalar, öncekini kat kat aşan ölçekte yeniden başladı. İş çatışmayı geçmiş durumda. Karşılıklı açıklamalar doğrudan savaş açıklamaları.
Bahçeli’nin işaret fişeği ile hedef tahtasına oturtulan Türk Tabipler Birliği(TTB) 72. Kongresi'ni yapıyor Ankara'da. Afrin savaşına karşı çıktığı için de saldırıya uğramıştı Tabipler Birliği. Dinci faşist iktidarın bu saldırılarına gönderme yaparak “Salgına ve Savaşlara Karşı Mücadeleye Devam” pankartı astı hekimler kongre salonuna.
Dinci faşizm kimi sembolik adımlarla birlikte esaslı kapışma hazırlıklarını hızlandırdı. 6-8 Ekim “soruşturması” bunun önemli adımlarından biri. Dünkü yazımızda vurgulamaya özen gösterdik. Bu türden saldırıların “sandık hesaplarıyla”, gündem değiştirme isteğiyle, “Millet İttifakını zora sokmayla” pek az ilgisi var.
Ekonomik ve siyasi kriz büyüyor. İktidarları sallanıyor. Hem de öyle böyle değil! Ayakta durabilmek için baskı ve zordan başka seçenekleri yok. Yıllardır halka yalan söyleyerek yaratmaya çalıştıkları algı yönetimi de artık işe yaramıyor. Artık “Herkes biliyor geminin su aldığını / herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini / zarların hileli olduğunu”...
Yine evlere baskın ve gözaltı haberleriyle başladık güne. İki ayrı “operasyon”. Biri 6-8 Serhıldanı için 6 yıl sonra yapılıyor. Diğeri “sosyal medyada darbe teşebbüsü” gibi bir “tuhaf” gerekçeyle başlatılıyor. Daha tam şekliyle suçlama “halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiği, devlet büyüklerine hakarette bulunup, seçilmiş hükümeti yıpratmak ve kamuoyunda yankı uyandırmak amacıyla provakatif paylaşımlarda bulunduğu” şeklinde.